Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/2808 E. 2015/7592 K. 03.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2808
KARAR NO : 2015/7592
KARAR TARİHİ : 03.06.2015

MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/10/2014
NUMARASI : 2014/583-2014/445

Taraflar arasında görülen davada İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 28/10/2014 tarih ve 2014/583-2014/445 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalının 01/05/2007-08/04/2011 tarihleri arasında müvekkili firmada belirli süreli iş sözleşmesi ile çalıştığını ve istifa ederek işten ayrıldığını, iş akdinin 13. maddesi ile işten ayrılması durumunda aynı faaliyet alanına giren bir işte çalışmayacağını, işverenin hizmet verdiği hiçbir alana 3 yıl süre ile kendi adına veya bir başka işveren adına çalışma yapmayacağını, teklif vermeyeceğini, ihaleye girmeyeceğini, ticari hiçbir faaliyet göstermeyeceğini, aksi durumda işverene 3 yıllık brüt ücretini işverinin talep ettiği tarih itibari ile tazminat olarak ödemeyi taahhüt ettiğini, davalıın ise rakip firmada işe başladığını ve tüm ticari bilgilerini yeni işyerine taşıdığını, cezai şart alacağı için yaptıkları takibe davalı tarafında itiraz edildiğini ileri sürerek haksız itirazın iptali ile takibin devamına, % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, iş sözleşmesi hükümlerinin tek taraflı düzenlendiğni ve haksız şart içerdiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki iş sözleşmesi incelendiğinde iş akdinin sona ermesinden sonraki rekabet yasağı ile ilgili olarak karşılıklılık durumunun söz konusu olmadığı, sadece davalı çalışan yönünden cezai şart öngörüldüğü, sözleşmelerin tek yanlı hükümlülük içermesinin genel işlem şartlarına aykırılık teşkil ettiği, bu nedenle iş bu taraflar arasındaki sözleşmenin geçersiz olduğu gerekçesiyle davnın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, 818 Sayılı B.K.’nın 348. maddesinde (6098 Sayılı T.B.K’nın 444’üncü maddesi) düzenlenen işçinin rekabet yasağından ve işçi ile işveren arasında düzenlenen sözleşmeye aykırılık iddiasından kaynaklanan cezai şart istemine ilişkindir. Mahkemece iş sözleşmesinde yalnız işçi aleyhine öngörülen cezai şartın genel işlem şartlarına aykırılık taşıdığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, taraflar arasındaki iş sözleşmesi 2010 yılında tanzim edilmiş olup, 6098 sayılı TBK’nın yürürlük tarihi ise 01.07.2012′ dir. Genel işlem şartları ilk kez 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu ile düzenlenmiş ve uygulamaya geçmiş olması karşısında, işbu kanunun yürürlük tarihinden daha önce düzenlenmiş iş sözleşmesindeki hükümlerin genel işlem şartlarına aykırılığından söz edilemeyeceği izahtan vareste olup, tüm bu nedenle davanın 818 sayılı BK’nın 348. vd. maddeleri kapsamında değerlendirilmesi ve tarafların tüm delillerinin toplanarak tartışılması ve karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenler davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 03/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.