Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/2766 E. 2015/7451 K. 01.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2766
KARAR NO : 2015/7451
KARAR TARİHİ : 01.06.2015

MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/11/2014
NUMARASI : 2014/607-2014/264

Taraflar arasında görülen davada Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 06/11/2014 tarih ve 2014/607-2014/264 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı Banka vekili ve feri müdahil TMSF vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava konusu meblağ 19,292 TL’nin altında bulunduğundan 6100 sayılı Kanun’un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK’nın 3156 sayılı Kanunla değişik 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 1999 yılında hesap açtırmak için Y. T. ve Kredi Bankasının A. şubesine gittiğini, banka çalışanlarının yanlış ve kasıtlı yönlendirmeleri ile kağıt üzerinde parasını O. bankasına gönderdiğini, parasının O. bankasına yatırıldığını bankaya el konulmasından sonra öğrendiğini, parasını tahsil edemediğini ileri sürerek, 10.000,00 TL nin 03/11/1999 tarihiden itibaren mevduata işleyecek en yüksek bileşik faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı banka ve feri müdahil vekilleri davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece tüm dosya kapsmaı nazara alınarak, davanın kabulü ile; 10.000,00 TL’nin 03.11.1999 tarihinden itibaren işleyecek avans faizini aşmamak üzere mevduata uygulanan en yüksek faiz ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı davalı banka ve feri müdahil TMSF vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davalının sorumluluğunun BK’nın 41, 55 ve TTK’nın 336’ncı maddelerinden kaynaklanmasına, davacı zararının offshore bankasından tahsil etme olanağının kalmadığının anlaşıldığı andan itibaren zaman aşımı süresinin başlamasının gerekmesine göre, davalı Banka vekilinin ve fer’i müdahil TMSF vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ :Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin ve fer’i müdahil TMSF vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile kararın ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalı Banka’ya iadesine, temyiz eden fer’i müdahil TMSF harçtan muaf olduğundan harç alınmasına mahal olmadığına, 01/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.