Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/2707 E. 2015/8086 K. 10.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2707
KARAR NO : 2015/8086
KARAR TARİHİ : 10.06.2015

MAHKEMESİ : BURDUR 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/11/2014
NUMARASI : 2013/442-2014/511

Taraflar arasında görülen davada Burdur 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 13/11/2014 tarih ve 2013/442-2014/511 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili davalının TR 2009 01032 B sayılı patent belgesinin sahibi olduğunu, müvekkilinin 2004 yılından bu yana üretmekte olduğu ürünün davalı yana ait patent belgesine tecavüz oluşturmadığını ileri sürerek, müvekkili ürününün ve fiillerinin, davalı patentine tecavüz oluşturmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının 551 sayılı KHK 149. maddesine göre dava şartlarını yerine getirmediğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davacı ve davalıya ait kapari ürünleri farklı olduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile davacının kapari ürünlerinin davalıya TR 2009/01032 tescil numaralı patent belgesine tecavüz etmediğinin tespitine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava, 551 sayılı KHK’nın 149. maddesi gereğince patent belgesinden doğan haklara tecavüz edilmediğinin tespiti istemine ilişkin olup, mahkemece 2013/526 Esas, 2014/350 Karar sayılı dosyada alınan bilirkişi esas alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak anılan dosyada verilen karar, Dairemizin 2014/12694 Esas 2014/19717 Karar sayılı ilamı ile hükme esas alınan bilirkişi raporunun inceleme ve gözlem ile elde edilen bilimsel verilere göre değil, davacı şirketin temsilcisinin beyanına göre hazırlandığı, yapıldığı belirtilen kimyasal analizin ne şekilde yapıldığına ilişkin herhangi bir açıklama içermediği, dolayısıyla hüküm kurmaya elverişli, bilimsel verilere ve gözleme dayalı, karşılaştırma yapan bir bilirkişi raporu olmadığı gerekçesi ile bozulmuştur. Bu itibarla, Dairemizce açıklanan gerekçe ile bozulan 2013/526 Esas, 2014/350 Karar sayılı dosyada alınan bilirkişi raporu esas alınarak davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün temyiz eden davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 10/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.