Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/2619 E. 2015/7935 K. 08.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2619
KARAR NO : 2015/7935
KARAR TARİHİ : 08.06.2015

MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/01/2014
NUMARASI : 2013/150-2014/4

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 15/01/2014 tarih ve 2013/150-2014/4 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin “B.” ibareli 3, 4, 6, 7, 8, 9, 11, 12, 14, 16, 20, 21, 24, 25, 27, 28, 35 ve 37. sınıf ürün ve hizmetleri içeren bir çok tanınmış markanın sahibi olduğunu, davalının 13.11.2010 tarihinde “B.” ibareli, 3, 4, 11 ve 28. sınıf ürünleri içeren marka tescil başvurusunda bulunduğunu, 2010/72971 kod numarası verilen başvurunun Resmî Marka Bülteni’nde ilân olunduğunu, bunun üzerine iltibas ve tanınmışlık vakıasına dayanarak başvurunun reddi istemi ile itirazda bulunduklarını, itirazlarının önce Markalar Dairesi ve nihai olarak YİDK tarafından 2013/M-2128 sayılı kararla reddedildiğini, kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, başvurunun tescilinin müvekkilinin B. esas ve ayırt edici unsurlu markaları ile iltibasa sebebiyet verdiği gibi, markalarının tanınmışlığından haksız yarar sağlayıp itibar ve ayırt edici karakterini de zedelediğini ileri sürerek YİDK kararının iptali ile davalı adına tescil edilen markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, YİDK kararının yerinde olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket ise, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; marka ve başvuru konusu işaretin kapsamlarının aynı türden ürünleri içerdiği, B. ve BEK sözcüklerinin farklı olduğunun hemen ilk bakışta anlaşılabildiği, başvuru konusu işarette O harfinin bulunmadığı ve B.sözcüklerinden sonra gelen K harfinin yarım hilal biçiminde düzenlemek suretiyle önemli derecede farklılaşmasının sağlandığı, her iki işaretin okunuş, görünüm ve anlam olarak tamamen farklı olduğunun her bakımdan ilk bakışta fark edilebildiği, davalı başvurusunun konusu olan işaretin, davacının markalarıyla iltibas yaratabilecek derecede benzer bulunmadığı, markaların karıştırıldığına ilişkin somut bir vaka bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 08/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.