Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/2557 E. 2015/7853 K. 05.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2557
KARAR NO : 2015/7853
KARAR TARİHİ : 05.06.2015

MAHKEMESİ : ÇARŞAMBA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/06/2014
NUMARASI : 2012/567-2014/285

Taraflar arasında görülen davada Çarşamba 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 19/06/2014 tarih ve 2012/567-2014/285 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili ve ihbar olunan vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, taraflar arasında 24.02.2006 tarihinde H. U. İşletme Müdürlüğü tarafından belirlenen hatlarda personel taşıması yapılması konusunda sözleşme imzalandığını, davalının sözleşmeyi haksız şekilde 04.07.2006 tarihinden geçerli olmak üzere feshettiğini ileri sürerek, 18.532,80 TL’nin fesih tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, 16.11.2005 tarihli ihale kararının ihale yetkilisinin değerlendirmesiyle iptal edildiğini, bu ihalede taşıma işini alan dava dışı şirketin iptal kararına itirazının KİK tarafından 23.01.2006 tarihli kararla uygun bulunmaması üzerine yapılan 23.01.2006 tarihli ihalede davacı şirketin taşıma işini üstlendiği ve 24.02.2006 tarihinde sözleşme imzalandığını, ancak daha sonra 16.11.2006 tarihli ihale ile ilgili itirazın yeniden incelenmesi üzerine ihale iptal kararının KİK tarafından iptal edildiği, KİK’e sorulan görüş doğrultusunda davacı ile yapılan sözleşme feshedilerek, 16.11.2006 tarihli ihale kararının uygulandığını, müvekkili şirketin bir kusurunun bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bozma ilamı, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna dayanılarak; davalı şirketin ihalenin iptaline ilişkin kararın iptali girişimi kesin olarak sonuçlanmadan yeniden ihale yapmakla tedbirli bir tacir gibi davranmadığından kusurlu olduğu, davacının sözleşmenin feshinden sonra nakliye hizmetlerine devam ettiği ve sahip olduğu araçlarla daimi olarak yaptığı, davacı yüklenicinin davalıya karşı ihalede teklif ettiği bedelin 92.664,00 TL olduğu, bayındırlık işleri genel şartnamesine göre bu bedelin %75’ine denk gelen 74.131,20 TL’nin net maliyet, %25’ine denk gelen 18.532,80 TL’nin yüklenici karı olduğu, 74,131,20 TL net maliyet bedelinden 28.140,13 TL’nin tenzili neticesinde 45.991,07 TL’nin davacının bakiye alacağı olduğu, %25’ine denk gelen 11.497,76 TL’nin de yüklenici karı olduğu gerekçesiyle 11.497,76 TL’nin 04/07/2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı ve ihbar olunan vekili temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, taşıma sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle uğranılan zararın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece verilen önceki karar, Dairemizce sözleşmenin davalı tarafından haksız feshi nedeniyle kalan süre bakımından, davacının ihale konusuna benzer işi ne kadar sürede bulabilecek ise bu süre göz önüne alınarak yoksun kalınan karının hesaplanması gerektiğinden bahisle, bozulmuş olup, mahkemece de bozma ilamına uyulmuştur. Mahkemece bozmadan sonra bir asıl iki ek rapor alınmış ise de bilirkişiler arasında sektör bilirkişisi bulunmadığı gibi, bilirkişi raporlarında bozma ilamı doğrultusunda değerlendirme yapılmamıştır. Bu nedenle, içinde sektör bilirkişisinin de bulunduğu bilirkişi kurulundan, önceki bozma ilamı doğrultusunda rapor alınarak, sonucuna göre karar vermek gerekirken eksik inceleme ile davanın kabulü isabetli görülmemiş ve hükmün davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
3-Her ne kadar, karar ihbar olunan tarafından da temyiz edilmiş ise de ihbar olunan hakkında hüküm kurulmadığı görülmekle, ihbar olunanın temyizde hukuki yararı bulunmadığından temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, (1) nolu bentte açıklanan davalı vekilinin sair temyiz istemi ile (3) nolu bentte açıklanan nedenle ihbar olunan vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz eden davalı ile ihbar olunana iadesine, 05/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.