Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/2329 E. 2015/9727 K. 01.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2329
KARAR NO : 2015/9727
KARAR TARİHİ : 01.10.2015

MAHKEMESİ : KONYA 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/09/2013
NUMARASI : 2013/81-2013/665

Taraflar arasında görülen davada Konya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 19/09/2013 gün ve 2013/81-2013/665 sayılı kararı onayan Daire’nin 02/12/2014 gün ve 2014/187-2014/18822 sayılı kararı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili, davalının, müvekkilinden tahsil ettiği parayı iade etmediğinden aleyhine Almanya Memmingen Eyalet Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’nde alacak davası açtığını, açılan bu davaya ilişkin kararın 04/02/2013 tarihinde kesinleştiğini ve davalıya 28/01/2011 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini ileri sürerek, anılan kararın tanınmasına ve tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, dava dilekçesi ve ilamın diplomatik yolla Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü tarafından davalıya tebliğ edildiği, davalının savunma hakkı kısıtlanmadan yargılama yapıldığı, tenfizi istenen ilamın Türk kamu düzenine açıkça aykırı bir özelliğinin bulunmadığı gerekçeyle davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 02/12/2014 tarihli kararı ile onanmıştır.
Davalı vekili, karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup, mahkemece, yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yabancı mahkeme kararının tenfiz edilmesi için öncelikle kararın usulünce kesinleşmiş olması gerekmektedir.
Türkiye ile Almanya arasında, 28.04.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1965 tarihli Adli Yardımlaşmaya İlişkin Lahey Sözleşmesi hükümleri gereğince tebligatların diplomatik yolla yapılacağı kararlaştırılmıştır. Davacı tarafça dosyaya tercümesi sunulan Köln Eyalet (Asliye Hukuk) Mahkemesi kararı ile tebliğe ilişkin belgelerden; tenfizi istenilen kararın önce posta yolu ile davalılara tebliğ edildiği, daha sonra Lahey Sözleşmesi uyarınca tebliğ olunduğu, ancak diplomatik yoldan yapılan tebliğ üzerine davalı şirket vekilinin yabancı mahkeme nezdinde yaptığı itirazın posta yoluyla yapılan tebliğin geçerli bulunduğu, sonradan diplomatik yoldan yapılan tebliğin davalıya yeni bir hak bahşetmeyeceği gerekçesiyle reddedildiği, bu karar üzerine de davalı şirket vekilinin temyiz talebinin reddine dair kararı O. M. nezdinde 24 U 2351/11 dosya numarası ile temyiz etmesine rağmen temyiz başvurusunun aynı nedenle reddedildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, yabancı mahkeme kararı tebliğinin posta yoluyla yapıldığı, diplomatik yoldan yapılan tebliğe yabancı mahkemece hukuken bir değer verilmediği ve usulünce tebliğ edilmeyen kararın davalı şirket yönünden kesinleşmediği gözetilerek, mahkemece, tenfiz isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmediğinden Dairemizin 02.12.2014 gün ve 2014/187-18822 sayılı onama ilamının kaldırılarak, mahkeme kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı şirket vekilinin karar düzeltme itirazlarının kabulü ile Dairemizin 02.12.2014 gün ve 2014/187-18822 sayılı onama ilamının kaldırılarak, mahkeme kararının davalı şirket yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin, temyiz ilam ve karar düzeltme harcının isteği halinde karar düzeltme isteyene iadesine, 01/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.