Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/2146 E. 2015/8602 K. 23.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2146
KARAR NO : 2015/8602
KARAR TARİHİ : 23.06.2015

MAHKEMESİ : İSTANBUL (KAPATILAN) ANADOLU 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/07/2013
NUMARASI : 2013/194-2013/277

Taraflar arasında görülen davada İstanbul (Kapatılan) Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 18/07/2013 gün ve 2013/194-2013/277 sayılı kararı onayan Daire’nin 11/12/2014 gün ve 2014/17493-2014/19479 sayılı kararı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili, davalının TSE belgelerinin kullanılması için sözleşmeler imzaladığını, davalının sahip olduğu TSE belgeleri nedeniyle düzenlenen faturaları teslim aldığını ancak ödemediğini, başlatılan takibe de haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptalini, takibin devamını, davalı aleyhine %40 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne ilişkin verilen karar davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce onanmıştır.
Bu kez, davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dava, TSE marka kullanma ücretinden doğan alacağın tahsiline yönelik itirazın iptali istemine ilişkin olup, 556 sayılı Markalar Hakkındaki Kanun Hükmünde Kararname’nin uygulanmasından doğacak uyuşmazlıklar anılan kararnamenin 71’inci maddesine göre ihtisas mahkemelerinde görülmesi gerekecektir. Bu itibarla, davacı marka hakkına dayanmış bulunmasına göre bu konudaki delillerin taktirinin ihtisas mahkemesine ait olacağı kuşkusuzdur.
“5846 sayılı kanun ile 551, 554, 555, 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamelerden kaynaklanan hukuk davaları için ve fikri ve sınai haklar hukuk mahkemesi kurulmayan yerlerde, bir ticaret mahkemesi varsa bu mahkemenin, birden fazla ticaret mahkemesi varsa eşit tevzi suretiyle ticaret mahkemelerinin, müstakil ticaret mahkemesi olmayıp, bir ve iki nolu asliye hukuk mahkemesi varsa 1 numaralı birden fazla asliye hukuk mahkemesi varsa 3 numaralı Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna” ilişkin Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun, 20.11.2003 tarih ve 537 sayılı kararından sonra, 556 sayılı KHK’nin, 22.06.2004 tarih ve 5194 sayılı Yasa ile değiştirilen 71’inci maddesi hükmüne göre, bu Kanun Hükmünde Kararname’de öngörülen davalarda görevli mahkemenin ihtisas mahkemeleri olduğu, bu mahkemelerin tek hakimli olarak görev yapacağı hükme bağlanmıştır. Ayrıca, bu mahkemelerden hangilerinin ihtisas mahkemeleri olarak görevlendirileceğini ve bu mahkemelerin yargı çevresini Adalet Bakanlığı’nın teklifi üzerine Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun belirleyeceği düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye uygun olarak, dava sırasında, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun, 16.09.2004 tarih ve 396 sayılı kararı ve daha sonra alınan ve halen yürürlükte olan 24.03.2005 tarih ve 188 sayılı kararı ile anılan Kanun Hükmünde Kararnamelere ilişkin davalar bakımından, fikri ve sınai haklar hukuk mahkemesi kurulmayan yerlerde, Asliye Ticaret Mahkemesi kurulmuş olup olmamasına bakılmaksızın, bir ya da iki asliye hukuk mahkemesi olan yerlerde bir numaralı asliye hukuk mahkemesi, ikiden fazla asliye hukuk mahkemesi olan yerlerde 3 numaralı asliye hukuk mahkemesi görevlendirilmiş, bu mahkemelerin yargı çevresinin adli yargı adalet komisyonlarının merkez ve mülhakatları olan ilçeleri kapsadığı da belirtilmiştir. Mahkemelerin görevi kanunla düzenlenmiş olup, görev kuralları, kamu düzenine ilişkindir ve temyiz dahil, yargılamanın her aşamasında resen olup, görev kuralları, kamu düzenine ilişkindir ve temyiz dahil, yargılamanın her aşamasında resen dikkate alınır, İhtisas Mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, görev ilişkisidir.
Bu durumda, mahkemece (İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesince), dava konusu uyuşmazlıkta görevsizlik kararı verilmek gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bu nedenle davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 11.12.2014 gün ve 2014/17493-19479 sayılı onama kararının kaldırılarak kararın yukarıda belirtilen gerekçe ile bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 11.12.2014 gün ve 2014/17493-19479 sayılı onama kararının kaldırılarak, mahkeme kararının BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin, temyiz ilam ve karar düzeltme harçlarının isteği halinde karar düzeltme isteyene iadesine, 23/06/015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.