YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/1694
KARAR NO : 2015/7469
KARAR TARİHİ : 02.06.2015
MAHKEMESİ : İSTANBUL(KAPATILAN) 51. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/12/2013
NUMARASI : 2013/254-2013/319
Taraflar arasında görülen davada İstanbul(Kapatılan) 51. Asliye TicaretMahkemesi’nce verilen 10/12/2013gün ve 2013/254-2013/319 sayılı kararı onayan Daire’nin 24/11/2014 gün ve 2014/7885-2014/18230 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili donatanın sahibi olduğu M/V A.A. Gemisi’nin davalı sigorta şirketine 12/07/2008 – 12/08/2009 tarihleri arasında tekne sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, sigortalı geminin 24/12/2008 ve 23/01/2009 tarihlerinde İ. (K.) adasında şiddetli fırtına nedeni ile iki defa karaya oturduğunu, durumun tekne ve aynı zamanda yük sigortacısı olan davalıya ihbar edildiğini, davalı sigorta şirketinin tayin ettiği eksperin hasar tespit çalışmalarına başladığını, bu arada müşterek avarya ilan edilmesinin kararlaştırıldığını ve L.’dan avarya komiseri tayin edildiğini, davalı şirketin dispeç raporunun tamamlanmasını beklemeden ve donatanın bilgisi dışında gerçek zararın çok altında bir meblağı ”gemi işletme müteahhidinden” ibraname alma koşulu ile ödediğini, davalı sigorta şirketinden 2.761.029,53 USD munzam zarar talebinde bulunduğunu, sonuç alınamaması üzerine de davalar açıldığını, bu davalar sırasında tarafların bir araya gelerek hakem tayin edilmesine karar verdiğini ancak hakem tarafından tanzim edilen raporun müvekkilinin gerçek zararının beşte birini bile karşılamadığını, davalı şirket ile imzalanmak zorunda kalınan protokol gereği hakemin belirlemiş olduğu tazminatın müvekkiline ödendiğini, davalı sigortacının sigorta tazminatını zamanında ödememesi nedeniyle ödediği cezai şart tazminatları, yasal avukatlık ücreti, takip ve dava masrafı, kendi alacaklılarına ödedikleri temerrüt faizinin munzam zarar oluşturduğunu ileri sürerek 650.000 USD’lik tazminatın temerrüt tarihi olan 14/07/2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari işlere uygulanacak en yüksek avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından temyiz edilen karar, Dairemizce onanmıştır.
Davalı vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nın 442. maddesi gereğince REDDİNE, alınması gereken 57,60 TL karar düzeltme harcı peşin ödenmiş olduğundan yeniden alınmasına yer olmadığına, 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK’nın 442/3. maddesi hükmü uyarınca, takdiren 251,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 02/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.