Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/1637 E. 2015/8358 K. 16.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/1637
KARAR NO : 2015/8358
KARAR TARİHİ : 16.06.2015

MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/12/2013
NUMARASI : 2012/213-2013/259

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 17/12/2013 gün ve 2012/213-2013/259 sayılı kararı onayan Daire’nin 24/11/2014 gün ve 2014/11244-2014/18200 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin, üç boyutlu “şekil” ibaresinin 33. sınıfta yer alan emtialar bakımından marka olarak tescili için davalı TPE’ne başvurduğunu, başvurunun 556 sayılı KHK’nın 7/1-a-c-d-e ve son maddeleri uyarınca 33. sınıftaki “alkollü içecekler (biralar hariç)” ürünleri için tescil edilemeyeceğine karar verildiğini, oysa başvuruya konu şeklin bir şişe şekline ilişkin olduğunu, söz konusu şeklin düz bir tabandan şeklin üst kısmında yer alan çıkıntılı dikdörtgen bir plazma şekline doğru dairesel bir forma ve üst/ön yüzey kısmında bir mühür şekline benzer minik dairesel bir şekle sahip olduğunu, bu ambalaj şeklini alelade ambalaj şekillerinden oldukça farklılaştırdığını, tüketicinin müvekkilin A. şişesini gayet iyi bildiğini, bu şişeyi gören tüketici üzerinde müvekkili şirketin A. markası olmasa da onu davacı şirket ile özdeşleştirdiğini, kısaca kullanımla ayırt edicilik sağladığını, YİDK’nın itirazlarının reddine dair kararının yerinde olmadığını ileri sürerek, TPE YİDK’nın 2012-M-1894 sayılı kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından temyiz edilen karar, Dairemizce onanmıştır.
Davacı vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nın 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 05,20 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK’nın 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 251,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak hazineye gelir kaydedilmesine, 16/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.