Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/15789 E. 2017/2935 K. 18.05.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/15789
KARAR NO : 2017/2935
KARAR TARİHİ : 18.05.2017

Taraflar arasında görülen davada verilen 15/10/2015 tarih ve 2014/122-2015/406 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı … vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 12.11.2009 tarihli hisse devir sözleşmesi ile davalı …’ün 5 paylık, davalı …’ün 2 paylık hisselerini devraldığını, müvekkilinin hisse bedellerini şirket hesabına yatırdığını, ancak davalıların şirketin ödenmiş sermayesi, KDV iadesi alacağı, geliri, borçları, değeri, mali durumu hususunda yanlış bilgi verdiklerini, böylece müvekkilini hile ile aldattıklarını ileri sürerek davalılarla yapılan hisse devir sözleşmesinin ayrı ayrı iptalini, 100.000 TL hisse devir bedelinin davalı …’den, 40.000 TL hisse devir bedelinin davalı …’ten hisse satış tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, davacının şirketin mali durumu hakkında müvekkilinden daha iyi bilgi sahibi olduğunu, davacının müvekkilinden hisse satın almadan önce de şirket ortaklığının bulunduğunu, kaldı ki ödemenin müvekkiline değil kendisinin de ortağı olduğu şirkete yapıldığını, müvekkilinin davacı ile hiç bir şekilde görüşmediğini, müvekkilinin yaptığı 2 paylık devrin müvekkilince karşılığı ödenmeyen arttırılan hisselerden yapılan devir olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili, devralınan hisseleri yönelik ödemelerin müvekkiline değil şirkete yapıldığını, müvekkili tarafında davacıya satılan bir hissenin bulunmadığını, aslında hisselerin şirkete ait olduğunu, dayanılan belgenin şirketin mali durumu hakkında tahmini bir belge olarak kaleme alındığını, davacının şirkete ait durumu resmi belgelerle kolaylıkla temin edebileceğini, zaten davacının şirketin mali durumunu çok iyi bildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, davacının davalılardan devraldığı şirket paylarının gerçek değeri hakkında hileye düşürülüğü hususunda yeterli delil bulunmadığı, davanın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
../…
Kararı, davalı … vekili temyiz etmiştir.
Davacı, dava dilekçesinde davalılarla yapılan hisse devir sözleşmelerinin ayrı ayrı iptali ile hisse devir bedeli olarak ödenen 100.000 TL’nin davalı …’den, 40.000 TL’nin ise davalı …’ten tahsilini istemiş, müştereken ve müteselsilen tahsil talebinde bulunmamıştır. Davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı ve objektif dava birleşmesi bulunduğundan, her dava bağımsız olup, her bir davalı lehine reddedilen miktar üzerinden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir. Bu durumda davalı … yönünden aleyhine açılan dava tutarı 100.000 TL üzerinden ayrı bir nispi vekalet ücretine hükmolunması gerekirken vekalet ücretinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3/2. maddesi uyarınca mütesaviyen davalılara ödenmesine karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın mümeyyiz davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 18/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.