YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/15190
KARAR NO : 2017/2684
KARAR TARİHİ : 08.05.2017
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada … 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 10/06/2015 tarih ve 2014/1285-2015/544 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosyanın incelenmesinde duruşma için gerekli tebligat giderinin yatırılmamış olması nedeniyle 6100 sayılı Kanun’un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkillerinin davalı şirketten işçi alacağı olduğunu, bundan dolayı icra takipleri yaptıklarını ancak alacaklarını alamadıklarını, davalı şirketin ortakları ve yetkili müdürlerinin diğer davalılar olduğunu, bu davalıların şirketin içini hileli yollarla kasıtlı olarak boşaltıklarını, haciz sırasında şirketin mal malvarlığının borcu karşılamaya yeterli olmadığının görüldüğünü, davalılardan …’in şirket müdürü olarak mal varlıklarını uhdesine geçirdiğini, diğer davalıların da şirketin öz sermayesini gerek kendileri üzerine gerekse başkaları üzerine geçirerek alacaklıları kasten zarara uğrattıklarını ileri sürerek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla tespit edilecek şirkete ödenmesi gereken zarar bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen faiziyle birlikte tahsili ile davacıların icra takip dosyasındaki alacakları miktarınca şimdilik 20.000,00-TL’nin davacılara verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davalı şirketin hissedarları …, … ve … iken, …’ün hissesini 08 Aralık 2011 tarihinde …’e devretmesi neticesinde …’in %55, …’in %45 hissesi olduğu, 10/03/2009 tarihli ortaklar kurulu kararı ile …, …, … ve …’in 5 yıl süre ile şirket müdürlüğüne seçildiği, 24/11/2011 tarihli yapılan ortaklar kurulu kararı ile …’in şirket müdürlüğü görevinin kaldırıldığı, 21/12/2011 tarihli ortaklar kurulu kararı ile …’in müdürlük görevinin kaldırıldığı, davalı şirketi … ve …’in temsile yetkili oldukları, hissedarların taahhüt ettikleri sermaye borcundan dolayı sorumlu olup şirket borcundan dolayı sorumluluklarının bulunmadığı, 6102 sayılı TTK m. 556 gereği şirketin iflas etmesi halinde alacaklıların şirket zararının şirkete ödenmesini isteme hakkına sahip oldukları, davalı şirketin borca battığı ileri sürülmekle birlikte iflasına karar verilmediği, bu nedenle davacıların şirket yöneticileri olan davalılar … ve …’e dava yöneltmeleri mümkün olmadığı, diğer davalılar … ve … evveliyatında şirket yöneticisi iken 2011 tarihi itibariyle yöneticiliklerinin kalktığı, yöneticilerin sorumluluğu iddia edilirken zararın hangi dönemde oluştuğunun belirtilmediği, bu sebeple bu davalıların gerek dava tarihinde yönetici olmaması gerekse davalı şirketin iflas etmemesi nedeniyle sorumlu olmadıkları, yöneticilerin sorumluluk davasında şirkete de husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacılar vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 08.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.