Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/1518 E. 2015/8319 K. 16.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/1518
KARAR NO : 2015/8319
KARAR TARİHİ : 16.06.2015

MAHKEMESİ : ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/02/2013
NUMARASI : 2010/113-2013/49

Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 25/02/2013 gün ve 201/113-2013/49 sayılı kararı onayan Daire’nin 26/089/2014 gün ve 2013/8888-2014/14700 sayılı kararı aleyhinde taraf vekilleri tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 22 yıllık çalışmasının ürünü “A.’da A. C. O., 1453-1650″ isimli 6 ciltlik eseri hazırladıktan sonra, davalı Kurum’a başvurduğunu, Kurum Yönetim Kurulu’nun 26.06.2009 tarih ve 590/8 sayılı kararı ile 2.000 adet basılmasına, telif ücretinin telif eserleri bölümünün (90), Osmanlıca yayınlanan tıpkıbasımı bölümü (12), bibliyografik eser ve indeks bölümü (50), gösterge rakamının 2,5 kat artırılarak hesaplanmasına” şeklinde karar vermesinden sonra, müvekkili ile davalı arasında 15.07.2009 tarihli telif sözleşmesi imzalandığını, eserin 3.000 adet basıldığını, buna rağmen davalı Yönetim Kurulu’nun tek taraflı olarak 24.09.2009 Tarih ve 597/14 sayılı kararıyla müvekkilinin izni alınmadan 590/8 sayılı önceki yönetim kurulu kararının iptaline karar verdiğini, müvekkilinin eserinin “derleme” eser olarak değerlendirilmesine ve buna göre ücret hesaplanmasına karar verildiğini, bu çerçevede hesaplanan brüt 40.314,29 TL’nin müvekkilince ihtirazi kayıtla alındığını, ilk yönetim kurulu kararının iptalinden önce müvekkiline haber verilse idi müvekkilinin sözleşmeden vazgeçeceğini, taraflar arasındaki sözleşme uyarınca ödenmesi gereken telif ücretinin eksik ödendiğini ileri sürerek, şimdilik 10,000 TL’nin, ıslahla 58.969,71 TL’nin faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiş, birleşen davanın reddini istemiştir.
Davalı birleşen davada davacı vekili, asıl davaya ilişkin savunmasında dava konusu çalışmanın bedelinin Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu İle Bağlı Kuruluşları Telif Hakkı, Yayın ve Satış Yönetmeliği çerçevesinde hesaplandığını, davacının telif alacağı bulunmadığını belirtmiş, birleşen davada, müvekkili Kurum ile davalı Y.. H.. arasındaki 15.07.2009 tarihli telif sözleşmesine konu eserin davalının Kurum’da çalışırken T. Projesi kapsamımda yürütülen çalışmalar sırasında ortaya çıktığını, kitabın araştırma masraflarının Kurumca karşılandığını, bu konuda pek çok Yürütme Kurulu kararı bulunduğunu, Anadolu’daki Türk Aşiretlerin tahrir defterlerinden tespiti, bilgisayara geçilmesi, defterlerdeki kayıtların dökümünün yapılıp fişlenmesi gibi çalışmaların bir çok kişiden oluşan ekipçe yürütülüp ücretlerinin müvekkili Kurumca ödendiğini, FSEK’nun 18. maddesi kapsamında telif haklarının müvekkili Kuruma ait olduğunu, 3.000 adet basılıp satımı devam ederken davalının söz konusu esere ait bilgileri kendisi tarafından hazırlanan www.a..com isimli internet sitesinde izinsiz olarak yayınlayarak kamunun ulaşımına sunduğunu, haksız rekabet yarattığını, haksız ticari kazanç elde ettiğini ileri sürerek, davalının web sitesi yoluyla yaptığı tecavüzün tespiti ve önlenmesine, FSEK’nun 70/2 maddesi uyarınca 10.000 TL tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, taraflar arasında imzalanan 15.07.2009 tarihli telif sözleşmesinde telif bedelinin “Telif Yönetmeliği” hükümlerine göre ödenmesinin kabul edildiği, sözleşmede AKDTYK Yönetim Kurulu’nun eserin nitelendirilmesine ilişkin 26.06.2009 tarihli kararına atıfta bulunulmadığı, böyle bir atıfta bulunulsa idi sadece bu şartlarda yayın haklarının devredildiğinden söz edileceği, Yönelim Kurulu’nun eseri gerçek özelliklerinden farklı olarak niteleme yetkisinin bulunmadığı, davalı Kurumun davacının eserini Telif Yönetmeliği’ne göre doğru bir şekilde nitelendirdiği, ödemenin de doğru nitelemeye göre hesaplanarak yapıldığı, birleşen davada ise dava konusu eserin davalı Y.. H..’nun aynı zamanda doktora tezi olup 20 yıllık çalışmasının bir sonucu olduğu, eserin muhtevasının daha önce bir projede kısmen yer almış olmasının davacının eser sahibi olduğu gerçeğini değiştirmeyeceği, bir projenin mali finansmanını sağlamanın o projede yer alan çalışmalara mali hak sahipliği kazandırmayacağı, davalının eseri hazırlarken Tahrir Kayıtlarında bulunan fişlerin temininde başka kişilerden yardım almasının o kişileri de eser sahibi kılmaya yetmeyeceği, büyük kısmı veri tabanı niteliğindeki derleme eser olan dava konusu çalışmada korunan fikri hakkın bu verilerin belirli bir plan dahilinde ve hususiyet kazandırılarak bir araya getirilmesi olduğu, eserin bir kısmının davalı Y.. H..’nun davacı Kurum’da Başkan olarak çalışması sırasında vücuda getirilmesinin davacı kurumu FSEK’nin 18 maddesi kapsamında hak sahibi yapmayacağı, FSEK’nin 11. maddesi kapsamında eser sahibinin davacı olduğu, taraflar arasındaki Telif Sözleşmesi’nin 1.maddesinde “temsil ve icra, CD ve internet ortamında yayın hakları” hariç tutulduğundan davalının www. A.com isimli internet sitesi aracılığıyla dava konusu eserde yer alan bilgileri ücret karşılığında vermesinin yazarın doğal hakkı olduğu gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın reddine dair verilen karar taraf vekilleri tarafından temyizi üzerine Dairemizin 26/09/2014 tarihli kararı ile onanmıştır.
Taraf vekilleri karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, taraf vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nın 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 05,20 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK’nın 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 251,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen asıl davada davacı birleşen davada davalı alınarak hazineye gelir kaydedilmesine, asıl davada davalı- birleşen davada davacı harç ve cezadan muaf olduğundan harç ve ceza alınmasına yer olmadığına 16/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.