Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/14706 E. 2016/30 K. 11.01.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/14706
KARAR NO : 2016/30
KARAR TARİHİ : 11.01.2016

MAHKEMESİ :….
TARİHİ : 02/10/2015
NUMARASI : 2014/922-2015/599

Taraflar arasında görülen davada … A verilen 02/10/2015 tarih ve 2014/922-2015/599 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi tasfiye memuru Avekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilince aleyhine hakkında tasfiye kararı verilmeden önce Konya 2011/19 esas sayılı dosyası ile alacak davası açıldığını, ancak şirket hakkında tasfiye kararı verilerek sicil kayıtlarına işlendiğini, bu durumda müvekkili lehine verilecek alacak miktarının tahsilinin mümkün olmayacağını, bu nedenlerle anılan mahkeme tarafından ihya davası açılması için müvekkiline süre verildiğini ileri sürerek adı geçen şirketin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; müvekkilinin TTK 32. maddesi çerçevesinde işlem yaptığını savunarak müvekkili hakkındaki davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; tüzel kişiliğin sona ermesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz yapılması gerektiği, davaya konu şirketin tasfiye işlemlerinin gerektiği gibi tamamlanmadığı gerekçesiyle tüzel kişiliğinin yeniden ihyasına karar verilmiştir.
Kararı, tasfiye memuru vekili temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı tasfiye memuru Abdullah Kaptan vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Ancak; dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 547/2. maddesi gereğince mahkemece, ihya (yeniden tescil) isteminin kabulüne karar verilmesi halinde, ek tasfiye işlemlerini yapması için son tasfiye memuru yahut memurlarının yahut da yeni bir veya birkaç kişinin tasfiye memuru olarak atanıp, keyfiyetin tescil ve ilanına karar verilmesi gerekirken bu hususlarda olumlu veya olumsuz karar verilmeksizin kanunun emredici hükümlerine aykırı olarak sadece, şirketin ihyasına karar verilmesiyle yetinilmesi doğru olmamış, bu husus 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 439/2. maddesi uyarınca kanunun açık hükmüne aykırı olduğundan yerel mahkeme kararının re’sen bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan sebeplerle davalı tasfiye memuru vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan re’sen gözetilen sebeplerle kararın BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden tasfiye memur iadesine, 11/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.