Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/14624 E. 2016/153 K. 12.01.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/14624
KARAR NO : 2016/153
KARAR TARİHİ : 12.01.2016

MAHKEMESİ : .
TARİHİ : 27/03/2015
NUMARASI : 2015/33-2015/28 D.İŞ

. 2. AMahkemesi’nce verilen 27.03.2015 tarih ve 2015/33-2015/28 D.İş sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi ihtiyati haciz talep eden (alacaklı) vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Talep eden vekili, keşidecisi karşı taraf- borçlu olan 27/11/2014 tanzim tarihli, 19/03/2015 vade tarihli 56.000,00 TL bedelli bononun vadesi gelmiş olmasına rağmen ödenmediğini, borçlunun mali zorluk içerisinde bulunduğuna dair duyumlar aldıklarını, borçlunun icra takibinden haberdar olması halinde mal kaçırma ihtimali olduğunu ileri sürerek, borçlunun menkul ve gayrimenkul mallarıyla üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, alacağın rehinle temin edilip edilmediği hususunda talep dilekçesinde açıklama olmaması, borçlunun mallarını kaçırması iddialarına yönelik mahkemeye kanaat oluşturacak delil sunulmadığı gerekçeleriyle, yasal koşulları oluşmadığından talebin reddine karar verilmiştir.
Kararı, ihtiyati haciz talep eden vekili temyiz etmiştir.
Talep, ihtiyati haciz istemine ilişkindir.
İİK’nın 257. maddesinde ihtiyati haczin koşulları sayılmıştır. Buna göre İhtiyati haciz isteyebilmek için, alacak muaccel olmalı ve rehinle temin edilmemiş olmalıdır. Aynı Yasa’nın 258. maddesi uyarınca alacaklının, alacağın varlığı ile haciz sebepleri hakkında mahkemede olumlu şekilde kanaat uyandırması gerekli ve yeterli olup, buradaki ispat asıl davadaki gibi tam bir ispat olmayıp yaklaşık ispattır.
Somut olayda; İhtiyati haciz isteyen alacaklının, borçlu M.. G.. tarafından düzenlenen ve vadesi geçmiş olan bononun lehtarı ve meşru hamili durumunda olduğu, bononun ihtiyati haciz isteyen alacaklının elinde olması nedeniyle muaccel bir alacağın bulunduğunun kabulünün gerekeceği, alacağın rehinle temin edilip edilmediği hususunda dosyada bir açıklama ve delil bulunmuyor ise de, bu durumun alacağın rehinle temin edildiğini göstermeyeceği gibi, bonoya dayalı ihtiyati haciz taleplerinde, İİK’nın 45 ve 167. maddelerine göre alacağın rehinle temin edilmesinin ihtiyati haciz verilmesine engel teşkil etmeyeceği, muaccel alacaklarda borçlunun mallarını kaçırma ihtimalinin aranmasına da gerek bulunmadığı nazara alınarak, mahkemece ihtiyati haciz talebinin kabulü gerekirken anılan gerekçelerle reddi doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle ihtiyati haciz talep eden (alacaklı) vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın ihtiyati haciz talep eden (alacaklı) yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 12.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.