Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/13284 E. 2017/2683 K. 08.05.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/13284
KARAR NO : 2017/2683
KARAR TARİHİ : 08.05.2017

Taraflar arasında görülen davada 04/03/2015 tarih ve 2014/1233-2015/116 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı/karşı davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı/karşı davalı vekili, müvekkili ile davalının ortakları ve münferiden temsil ve ilzama yetkili müdürleri olduğunu, davalının şirket malvarlığını babasının şirketi ola aktarmaya çalıştığını, şirketin benzin istasyonunu babasının şirketine kiralandığından bahisle basıp ele geçirmeye çalıştığını, bu olay nedeniyle karakolda işlem başlatıldığını, şirketin banka hesabından yaklaşık 300.000,00 TL’yi çekerek şahsi hesabına aktardığını, şirketin nezdindeki şifrelerini değiştirip şirkete bağlı olarak çalışan tüm işçileri işten çıkarıp yetki verdiği kişileri işe aldığını, şirketin akaryakıt lisanslarının iptali için başvuru yaptığını, banka hesaplarının bulunduğu şubelere kendisinden habersiz hiçbir işlem yapılmaması yönünde başvurularda bulunduğunu, şirket hesaplarına bloke koydurduğunu, şirketin iş yaptığı firmalara borçlarını ödeyememesine ve faiz yükümlülüğü altına girmesine sebebiyet verdiğini, müdürlük yetkilerini kötüye kullandığını belirterek davalının müdürlük yetkilerinin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Karşı davanın ise reddini talep etmiştir.
Davalı/karşı davacı vekili, davacının akaryakıt istasyonlarının asıl sahibi olan ortaklarını saf dışı bırakarak, benzinliği kendi çocukları adına kurduğu üzerine geçirmeğe çalıştığını, şifrelerinin hem kendileri hem davacı tarafından istendiğinden şifreyi iptal ettiğini, başvuru sebebinin şirketin ve lisansların devrini önlemek olduğunu, müvekkilinin şirket hesabından para işlemleri yapma hak ve yetkisi olduğunu, çekilen paranın bir kısmının elektrik parası ve gaz dağıtımı için ödendiğini, şirketi asıl kötü yönetenin davacı olduğunu, alınan işin süresinde bitirilemediğini, gecikme cezası ile karşı karşıya kalındığını, benzin istasyonlarından yapılan satışlarda fişlerin kesilip tahsilatlarının ait pos cihazlarından yapılarak gelirlerin şirketine kaçırıldığını, şirketin içini boşaltan kişinin davacı olduğunu savunarak asıl davanın reddini, karşı davada davacının müdürlük yetki ve görevlerine son verilmesini, şirkete yönetim kayyımı atanmasını talep ve dava etmiştir.

Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davalı/karşı davacının şahsi hesabına aldığı 300.000,00 TL’nin elektrik parası ve gaz ödemesi için kullanılmadığı, davalı/karşı davacının babası ile ilgili gaz istasyonunda çıkan kavga ile ilgili soruşturmanın devam ettiği, davalı/karşı davacının mali müşavirine simli bir şirketten para tahsil edildiğine ilişkin belge gönderildiği, şirket hesaplarında böyle bir tahsilatın tespit edilemediği, dava dışı ortaklarından davalı/karşı davacının şirkete ait imza sirkülerini kullanarak ortaklar kurulu çağrısı yaptığı, davalı/karşı davacının imza sirkülerini şirket dışındaki kişilere vererek hukuka aykırı bir işlemde kullanılmasına imkan verdiği, şirketin şifrelerinin değiştirilerek pek çok işlemin yapılmasının imkansız hale getirilmesinin müdürlük görevinin yerine getirilmesinde basiretsizlik, ağır ihmal niteliğinde olduğu, şirkete ait lisansların iptali talebinin işletmenin yok olması anlamına geleceğinden bu noktada ağır ihmalden söz edilebileceği; karşı dava yönünden ise, Kayseri’deki gaz istasyonu işletmesinin devir işleminin şirketin mahvına sebep olduğunun kabul edilemeyeceği, şirket gelirlerinin bu şirkete aktarılmadığı, ayrıca alınan iş ile ilgili sorumluluğun bulunması halinde bunun müdürün hukuki sorumluluğu ile ilgili olup azil için haklı sebep teşkil etmeyeceği gerekçesiyle asıl davanın kabulüne, davalı/karşı davacının müdürlüğünden azline, karşı davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı/karşı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindek bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davalı/karşı davacının şahsi hesabına aldığı 300.000,00 TL’nin elektrik ve gaz ödemesi için kullanılmadığına dair yerel mahkeme kararındaki gerekçe yerinde değilse de, şirket adına 37.898,51 TL ve 265.000 TL’nin davalı/karşı davacı tarafından ödenmiş olduğunun anlaşılmasına göre, davalı/karşı davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı/karşı davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan kararın ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı/karşı davacıdan alınmasına, 08/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.