YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/12876
KARAR NO : 2017/742
KARAR TARİHİ : 13.02.2017
Taraflar arasında görülen davada verilen 14/07/2015 tarih ve 2012/578-2015/445 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı/karşı davalı vekili, müvekkilinin hidrolik vinç, hidrolik silindir, ağaç sökme dikme makinası imal ve satışı işi ile iştigal ettiğini, ürettiği emtialarda markasını kullandığını, müvekkilinin, ağaç sökme ve dikme makinesi için tasarım tesciline sahip olduğunu, müvekkili tarafından dava dışı satılan ürünün revizyonu sırasında davalı/karşı davacı tarafça markasının söküldüğünü, davalı markasının yapıştırıldığını, bu durumun müvekkilini olumsuz etkilediğini, davalı/karşı davacının haksız kazanç sağladığını ileri sürerek davalının endüstriyel tasarım hakkına tecavüzünün tespiti ile önlenmesi ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasını, bu tecavüz nedeniyle şimdilik 1.000 TL maddi tazminat ile 20.000 TL manevi tazminatın haksız eylem tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini, endüstriyel tasarıma tecavüz nedeniyle üretilen ürünlere ve bunların üretiminde doğrudan doğruya kullanılan araçlara el konulmasını, el konulan ürünler üzerinde müvekkili lehine mülkiyet hakkı tanınmasını, ağaç sökme dikme makinası imalatının durdurulmasını, imalatta kullanılan teknik belgelerin ve makinaların imhasını, endüstriyel tasarıma tecavüzle ilgili verilen hüküm özetinin ilanını; haksız rekabetin tespiti ile bunların önlenmesini, haksız rekabet sonucu uğradıkları 1.000 TL maddi tazminat ve 10.000 TL manevi tazminatın eylem tarihi itibariyle işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini, hüküm özetinin ilanını talep ve dava etmiştir. Davacı/karşı davalı vekili, haksız rekabet yönünden maddi tazminat talebini 10.000,00 TL olarak ıslah etmiştir. Davacı/karşı davalı vekili, karşı davanın reddini talep etmiştir.
Davalı/karşı davacı vekili, asıl davanın reddini; karşı dava yönünden ise yeni ve ayırt edici olmayan davacı/karşı davalı adına tescilli tasarımın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, asıl dava yönünden, davalı/karşı davacının revizyonunu yaptığı ağaç sökme dikme makinesi üzerine ‘’ ibaresini taşıyan kendi tanıtıcı işaretini koymasının ürünün üretici firmasına ait marka olarak algılanmasına sebep olacağı, iltibas yaratacağı ve bu durumun haksız rekabet teşkil ettiği, davacı/ karşı davalının adına tescilli markasını hükümsüzlüğe konu endüstriyel tasarım konusu ağaç ./..
sökme dikme makinesi üzerinde etiketlemesinin de hukuka uygun olmadığı, çünkü anılan tasarımın yeni olmadığını davacı/karşı davalının bildiği, hakkın kötüye kullanılmasını kanunun korumayacağı, ancak marka hakkının, sahibi olan davacı/karşı davalıya kullanım alanı sağladığı, bu durumun davacı/karşı davalının talep ettiği maddi ve manevi tazminatta aleyhine indirim sebebi yapılması gerektiği; emsal lisans sözleşmesi sunulmadığı, TBK m. 50/2 uyarınca zarar tam tespit edilemediğinden olayın akışı, zarar görenin aldığı önlemler, hak ve nesafet ölçüsünde maddi tazminatın takdir edildiği, somut olayın özelliği, tarafların sosyal ekonomik durumları, maddi tazminatın tenkisinde kullanılan kriterler uyarınca manevi tazminatın belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle davacı adına tescilli no.lu isimli markaya davalının haksız rekabetinin tespiti ile önlenmesine, 3.000 TL manevi tazminatın ve 2.000 TL maddi tazminatın 30.01.2012 tespit tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine; karşı davada karşı davalı adına tescilli endüstriyel tasarımın yeni ve ayırtedici olmadığı gerekçesiyle hükümsüzlüğünün tespitine, maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, taraf vekillerinin aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Asıl dava, tasarıma tecavüzün tespiti, meni ve bundan kaynaklı maddi ve manevi tazminat ile haksız rekabetin tespiti, meni ve bundan kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Mahkemece, haksız rekabetin tespiti ve önlenmesine, maddi ve manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne, tasarımla ilgili taleplerin reddine karar verilmiştir.
Mahkemece, davacı/karşı davalıya ait markanın davalı/karşı davacı tarafından sökülerek yerine kendisine ait tanıtma işaretini koyması eyleminin haksız rekabet oluşturduğu kabul edildiğine göre, tazminat belirlemesinin 6102 sayılı TTK m. 56 vd. uyarınca yapılması gerekirken talebin niteliği gereği uyuşmazlık konusu yapılmayan 556 sayılı KHK m. 66 ve 6098 sayılı TBK m. 50’ye dayalı olarak maddi tazminat ve buna dayalı olarak manevi tazminat takdiri doğru görülmediğinden kararın taraflar yararına bozulması gerekmiştir.
3- Kabule göre de, asıl davada esasen bağımsız bir dava konusu olan tasarım hükümsüzlüğü sebebine dayalı olarak tazminat miktarının tayininde davacı aleyhine takdiri indirim sebebi yapılması da isbetli görülmemiş kararın davacı/karşı davalı taraf yararına bozulması gerekmiştir.
4- Bozma sebep ve şekline göre asıl davada vekalet ücreti yönünden yapılan temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
5- Karşı dava ise, davacı adına tescilli endüstriyel tasarımın hükümsüzlüğü, maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkin olup, davalı/karşı davacı vekilinin maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkin talebi nispi harcın tamamlanmaması ve 6100 sayılı HMK m. 141/1 gereğince ilk celsede reddedilmiş olduğu halde, reddedilen talepler üzerinden de davalı/karşı davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamış kararın davalı/karşı davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin sair temyiz itirazının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle ile kararın taraflar yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle ile kararın davacı/karşı davalı taraf yararına BOZULMASINA, (4) numaralı bentte açıklanan nedenler ile asıl davada vekalet ücreti yönünden yapılan temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, (5) numaralı bentte açıklanan nedenler ile kararın davalı/karşı davacı yararına BOZULMASINA, ödedikleri peşin temyiz harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 13/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.