Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/1272 E. 2015/6544 K. 07.05.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/1272
KARAR NO : 2015/6544
KARAR TARİHİ : 07.05.2015

MAHKEMESİ : İSTANBUL 17. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/05/2014
NUMARASI : 2013/293-2014/191

Taraflar arasında görülen davada İstanbul 17. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 15/05/2014 tarih ve 2013/293-2014/191 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, bankalar tarafından gönderilen hesap ekstrelerinin zarfının üzerinde son ödeme tarihinin yazılı olmasına rağmen bu tarihten sonra müvekkilinin evine getirildiğini, müvekkilinin maddi ve manevi olarak zarara uğradığını ileri sürerek, 1.000,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacı iddialarının afaki olup somut delillerle kanıtlanamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı temyiz etmiştir.
Dava, davalı tarafından taşınan gönderilerin geç teslim edildiği iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece, davacının iddialarının afaki olduğu ve somut delillerle kanıtlanamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, davacı dava dilekçesinde geç teslim edildiğini iddia ettiği banka ekstreleri ve resmi kurumlardan gelen belgeleri yeterince somutlaştırmış olup buna ilişkin delillerini de dosyaya sunmuştur. Kaldı ki, HMK’nın 31. maddesi uyarınca “Hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir.” Bu itibarla, mahkemece gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle davacının iddialarının değerlendirilmesi ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, davanın yazılı gerekçeyle reddi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 07/05/2015 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY

1- Dava, PTT görevlilerinin davacıya çeşitli bankalar, telefon şirketleri veya çeşitli resmi kurumlarca gönderilen tebligat evrakını “kasten” davacıya zamanında tebliğ etmedikleri iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir.
2- Davacı, davalı PTT görevlilerine haksız fiil isnadında bulunmuş olup, MK 6. ve HMK’nın 190. maddeleri uyarınca ispat yükü, ileri sürülen maddi vakıadan lehine hukuki sonuç çıkacak olan davacıya aittir.
3- Davacı, davalı kurum çalışanlarının bir kusurunu ispat edemediği gibi, hangi olay sebebiyle ne gibi maddi ve manevi bir zarara uğradığını da ispat edememiş, temyiz dilekçesinde dahi hiç bir somut olaya değinilmemiş ve ayrıca bilirkişi vasıtasıyla ispat edilecek bir olaydan da bahsedilmemiştir.
Anılan nedenlerle davanın reddine dair yerel mahkeme kararını doğru bulduğumdan Dairemiz Sayın çoğunluğun görüşlerine katılmıyorum.