Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2015/1112 E. 2015/8659 K. 24.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/1112
KARAR NO : 2015/8659
KARAR TARİHİ : 24.06.2015

MAHKEMESİ : İSTANBUL (KAPATILAN) 25. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/03/2014
NUMARASI : 2011/27-2014/99

Taraflar arasında görülen davada İstanbul (Kapatılan) 25. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 24/03/2014 tarih ve 2011/27-2014/99 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalıların G. Çimento A.Ş’nin yönetim kurulu ve denetim kurulu üyeleri olduğunu, davalıların mali durumlarının bozuk olduğunu bildikleri bazı grup firmalarına ilişkin hisseleri satın alarak şirketi zarara soktuklarını, muvaazalı işlem yaptıklarını ileri sürerek, şirketin uğradığı toplam 97.875,00 TL zarardan şimdilik 10.000,00 TL’sinin davalılardan avans faizi ile birlikte müteselsilen tahsilini istemiş; 28/01/2008 tarihli ıslah dilekçesi ile 10.000,00 TL’lik talebini 87.875,00 TL artırarak toplam 97.875,00 TL’nin davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalılar davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davalı H.. Y.. davadan önce ölmüş olduğundan ve ölüye karşı dava açılamayacağından, bu davalı hakkındaki davanın bu nedenle reddine, davalı G.. Y.. yönünden, anılan davalının şirketin denetim kurulu üyesi olduğu, denetçilerin de TTK hükümleri çerçevesinde yönetim kurulunca yapılan işlemleri denetlemekle yükümlü olup, bu gereğin yerine getirilmemesi halinde sorumlu oldukları açıksa da, dava konusu zararın hisse alımından kaynaklandığı, kanuna ve esas sözleşmeye aykırılık teşkil etmeyen bu hisse alımlarının yönetim kurulu kararına istinaden gerçekleştirildiği, denetim kurulu üyelerinin yönetim kurulu kararlarına müdahale gibi bir yetki ve görevlerinin olmadığı, başka bir deyişle denetçilerin görevlerini gereği gibi yerine getirmemelerinden kaynaklanan bir zararın mevcut bulunmadığı, davalı G.. Y..’ın denetçilik görevi ile zarar arasında doğrudan bir illiyet bağının bulunmadığı ve şirkete TMSF tarafından el konulduğu, hisselerin alımının yasaya ve ana sözleşmeye aykırılık teşkil etmeyip, bu işlemlerin yolsuz olduğu yönetim kurulunca bu kararın alındığı 03/07/2003 tarihi itibarıyla, denetçi olan bu davalının bundan haberdar olduğundan bahsedilemeyeceği, denetçileri her yıl sonunda yönetim kurulunun düzenlediği bilanço ve hesaplara göre yıl içinde faaliyetler hakkında rapor vermekle yükümlü bulundukları, yönetim kurulunun hisse alımına ilişkin 03/07/2003 tarihli kararı ile TMSF tarafından şirkete el konulma tarihi arasındaki kısa zaman aralığı dikkate alındığında, denetçi olan bu davalının kusurlu davranışından söz edilemeyeceği gerekçesi ile bu davalı hakkındaki davanın bu nedenle reddine, davalılar B.. U.., A.. E.., S.. B.. ve T.. D.. hakkındaki davanın kısmen kabulüne, 75.075,00 TL tazminatın 03/07/2003 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlardaki avans faizi ile birlikte bu davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz eden davacı TMSF harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 24/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.