Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/6909 E. 2014/12765 K. 03.07.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6909
KARAR NO : 2014/12765
KARAR TARİHİ : 03.07.2014

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 18. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen ….02.2012 gün ve 2011/320-2012/20 sayılı kararı onayan Daire’nin 16.01.2014 gün ve 2012/8918-2014/859 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili, taraflar arasında …/08/2008 tarihli ödünç sözleşmesi imzaladığını, sözleşme kapsamında davalı tarafça müvekkiline 80.000 TL ödeme yapıldığını, 5. taksitin ödenmesinde gecikme olması üzerine davalının ihtarname keşide edip ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlattığını ve takibin kesinleştiğini, oysa ki sözleşmede yer alan “birbirini izleyen en az iki taksitin ödenmemesi” şartının gerçekleşmediği gibi takip öncesinde müvekkiline yeni bir ihtarname de keşide edilmediğini, takip dosyasında taşınmazın değerinin çok altında bir fiyata satılacağının anlaşılması üzerine müvekkilinin satışı engellemek için toplam 181.406 TL’yi icra dosyasına ödediğini, böylelikle ödeme planına göre 48 ayda ödenmesi planlanan 156.000 TL’den daha fazla ödeme yapıldığını ve müvekkili tarafından sözleşmenin 6. maddesinde düzenlenmiş olan erken ödeme hakkı çerçevesinde kendi iradesi ile sözleşme konusu borcun ödenmiş olduğunu ileri sürerek, davalı tarafa cebri icra baskısı altında fazladan ödenen 85.755 TL.’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan istirdadını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasında imzalanan ödünç sözleşmesine göre ödeme planında yer alan taksitlerden herhangi birinin ödenmemesi halinde ödünç alanın temerrüte düşeceğinin düzenlendiğini, birbirini izleyen en az iki taksitin ödenmemesi durumunda ise ödünç verenin kalan borcun tamamını talep etme hakkına sahip olduğunu, davacının üst üste iki taksiti ödememesi nedeni ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiğini, takibin kanuna ve imzalanan sözleşmeye uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının sözleşmenin eki olan ödeme planının 9. ve …. taksitlerini ödemediği, bunun üzerine davalının sözleşmenin 8/b maddesine dayanarak geri kalan borcun tamamını %180 oranındaki temerrüt faiziyle birlikte tahsil etmek için ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlattığı, Yeni MK’nın 887. maddesi hükmüne göre ipotekli takipten önce ihtarname keşide etme koşulunun, ipotekli taşınmaz malikinin borçtan şahsen sorumlu olmadığı haller için düzenlendiği, somut uyuşmazlıkta davacının kendi borcu için
ipotek verdiği tartışmasız olduğundan, davalının muacceliyet ihtarnamesi keşide etmesi şartının aranmayacağı, öte yandan sözleşmenin 6. maddesinde erken ödemenin ödünç alanın taksitleri ödemede temerrüte düşmeden kendi iradesi ile ödeme yapması hali için kabul edilmiş olduğundan, somut uyuşmazlıkta davacının erken ödeme koşullarından yararlanamayacağı, davalının icra dosyasında yaptığı fazla tahsilatın 608,77 TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 608,77 TL’nin …/…/2009 ödeme tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline dair verilen karar davacı vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 16.01.2014 tarihli kararı ile onanmıştır.
Davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nın 442. maddesi gereğince REDDİNE, alınması gereken 52,40 TL karar düzeltme harcı peşin ödenmiş olduğundan yeniden alınmasına yer olmadığına, 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK’nın 442/…. maddesi hükmü uyarınca, takdiren 228,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 03.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.