Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/455 E. 2014/3708 K. 27.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/455
KARAR NO : 2014/3708
KARAR TARİHİ : 27.02.2014

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 14.05.2013 Tarih ve 2012/393-2013/242 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin … Metal ve … Parça Sanayi ve Ticaret adlı şahıs şirketinin sahibi olup, eski ortağı olan davalı ile ortaklığını sona erdirmek ve hissesini devralmak üzere anlaştığını, bu hisse devri esnasında hisse bedellerinin bir kısmına karşılık teminat olarak davalıya … A.Ş. … … Şubesi’ne ait, 25.7.2012 tarihli, 147.000 TL bedelli, … 0338681 seri numaralı bir çek verdiğini ancak, tüm hisse devri bedelleri ödenmesine rağmen davalının çeki iade etmediğini ileri sürerek, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile karşılıksız kalan dava konusu çekin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiş, davacı vekili yargılama sırasında müvekkilinin davalıya çek bedelini ödemek zorunda kalması nedeniyle davanın istirdat davasına dönüştürülmesine ve müvekkilinin ödediği çek bedeli olan 147.000 TL’nin avans faizi ve tüm fer’ileriyle birlikte müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ettiklerini beyan etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu çekin müvekkiline teminat olarak verilmeyip, müvekkilinin dava konusu çek ile bir miktar nakit parayı davacıdan şirketteki hisse devri dahil tüm hak ve alacaklarına karşılık aldığını, davacının aksi yöndeki iddiasını yazılı delille ispat etmesi gerektiğini, davacının kötüniyetli olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, hisse devir sözleşmesi geçerli olarak yapıldıktan ve uyuşmazlık tarihi itibari ile uygulanması gereken TTK’nın 520. maddesinde öngörülen koşullar oluştuktan sonra bu sözleşmesinin esaslı unsurlarından olmayan devir bedeline ilişkin sözleşmenin aynı yasa maddesine uygun olarak düzenlenmesinin şart olmadığı, bu kapsamda hisse devir sözleşmesi içeriğinde “devir bedelinin 445.000 TL olduğu ve bu bedelin nakden ve tamamen alındığı” beyanının borcun söndürüldüğünü kabule yeterli görülmediği zira, davacı tarafından davalı hesabına hisse devir bedeli olarak 600.000 TL ödendiği hususunun her iki yanın kabulünde olup, davacı taraf dava konusu çekin hisse devir bedelinin teminatı olarak verildiğini iddia ederken davalı taraf ise bu çekin de nakden ödenen bedel ile birlikte hisse devrine karşılık olarak verildiğini
savunduğu, çekin keşide tarihi noterde düzenlenen hisse devir sözleşmesi tarihinden sonraki bir tarih olmakla yazılı deliller uyarınca gerçek satış bedelinin nakden yapılan 600.000 TL ödeme ile birlikte çekle yapılan 147.000 TL ödeme toplamı kadar olduğunun kabulü gerektiği, öte yandan davacının çekin teminat olarak verildiği iddiasını yazılı delillerle kanıtlayamadığı ve yemin deliline de başvurmadığı gerekçesiyle, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve bedeli ödenen çekin teminat senedi olduğunu ispat külfeti davacı tarafta olup, davacı tarafından bu hususun ispatlanamamış olmasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 0,90 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 27.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.