Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/4058 E. 2014/12664 K. 02.07.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4058
KARAR NO : 2014/12664
KARAR TARİHİ : 02.07.2014

MAHKEMESİ : … … 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … … 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen …/…/2013 tarih ve 2011/269-2013/324 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının yaptığı büyük yatırımlar sonucu “…” markasının tanınmış bir marka haline geldiğini, davalının “…” ibresini www……. internet sitesinde, iş yerinde ve araçlarında kullandığını, davalının haksız kullanımları ile davacının markasının tanınmışlığından haksız kazanç elde etmeye çalıştığını ileri sürerek, marka hakkına tecavüz fiillerinin durdurulmasına, ….000,00 TL manevi, 556 sayılı KHK m. 66/b bendine göre, davalının son 5 yıl markayı kullanmak suretiyle elde ettiği kazanca göre hesaplanacak yoksun kalınan kazançtan şimdilik ….000,00 TL maddi tazminatın temerrüt faiziyle birlikte tahsiline, tescilli “…” markasına tecavüz oluşturan eşya, araç, cihaz gibi vasıtalara ve her türlü materyale el koyulmasına, el koyulan ürünlerin ve araçların üzerlerindeki markaların silinmesine veya marka hakkına tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise imhasına, kararının ilanına, kötü niyetli davalının 6100 sayılı HMK’nın 329/…. maddesi uyarınca disiplin para cezasına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş; ıslah dilekçesiyle, yoksun kalınan kazanca ilişkin tazminat talebini ….233,08 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin davacıdan daha önce “…” markasını kullanmaya başladığını, tarafların faaliyet alanlarının farklı olması nedeniyle davacının marka hakkına tecavüzün bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davanın kısmen kabulüne, davalının davacı adına tescilli “…” ibareli markaya vaki tecavüz fiillerinin durdurulmasına, ….233,08 TL maddi, 7.500 TL manevi tazminatın …/08/2011 tarihiden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, tescilli “…” markasına tecavüz oluşturan eşya, araç, cihaz gibi vasıtalara ve her türlü materyallere el konulmasına, el konulan ürünlerin ve araçların üzerindeki markaların karar kesinleştiğinde silinmesine, bu mümkün değilse masrafı davalıdan alınarak imhasına, kararın ilanına karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, davalının kullanımının davacının marka hakkına tecavüz niteliğinde bulunduğunun sabit olmasına, davalının markaya tecavüz fiillerinin men’inde davacının hukuki yararının bulunmasına göre davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
…- Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; mahkemece davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş, bunun dışında dava ve ıslah dilekçesinde yer verilen diğer taleplerin tamamı kabul edilmiştir. Dava dilekçesinde bulunan kötü niyetli davalının 6100 sayılı HMK’nın 329/…. maddesi uyarınca disiplin para cezasına mahkum edilmesi yönündeki talep hükümde yer almasa da adı geçen yasa hükmündeki düzenleme mahkemece takdir edilebilecek bir yaptırım olup talepte bulunanın yararına hüküm kurulabilecek bir düzenleme değildir. Bu suretle; manevi tazminatın kısmen reddi sebebiyle davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi doğruysa da bu kalem dışında diğer talepler hakkında reddedilen kısım bulunmadığından reddedilen manevi tazminat açısından davalı yararına hükmedilen vekalet ücreti yanında ayrıca davalı yararına 1.980,00 TL vekalet ücreti takdiri doğru görülmediğinden kararın bu nedenle davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiş ise de, anılan bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HUMK’nın 438/7 maddesi uyarınca mahkeme kararının düzelterek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) no’lu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (…) no’lu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının HÜKÜM fıkrasında yer alan “Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca davalı vekili için 1.980,00 TL vekalet ücretinin takdiri ile davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,” ibarelerinin çıkartılmasına ve hükmün düzeltilmiş bu haliyle ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye ….005,85 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 02/07/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.