Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/18996 E. 2015/8738 K. 29.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/18996
KARAR NO : 2015/8738
KARAR TARİHİ : 29.06.2015

MAHKEMESİ : MERSİN 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/07/2014
NUMARASI : 2013/113-2014/158

Taraflar arasında görülen davada Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 09.07.2014 tarih ve 2013/113-2014/158 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, Müvekkilinin davalı müflis İ.Bankası A.Ş. uhdesinde faaliyet gösteren off shore bankası nezdinde, 20/05/2003 tarihinde 135.246 TL, 24/07/2002 tarihinde 2.600,00 TL ve yine 20/05/2003 tarihinde 31.500,00 TL hesap açtığını, davalı BDDK’nin 03/07/2003 tarihinde aldığı karar üzerine bu hesaplardan yapılacak tüm faizler ile birlikte ana paranın da devlet tarafından karşılanmayacağının bildirildiğini, BDDK nın 03/07/2003 tarih ve 1085 sayılı kanuna atıfla 5021 sayılı kanunun 1. maddesinin 2. fıkrasında 03/07/2003 tarihinden 1 ay öncesine kadar karşılıksız olarak yatırılan ve aktarılan hesapların TMSF tarafından ödeneceğinin belirtildiğini, açılan hesap tarihleri 20/05/2003 ve 20/07/2003 ile 20/05/2003 tarihleri olup ödeme yapılmayacağı belirtilen tarihlerden önceki hesaplara ait olduğunu ileri sürerek toplam 195.806,00 TL nin 03/07/2003 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı müflis banka iflas idaresi vekili, bankanın, davadan önce iflasına karar verildiği bu nedenle davacının öncelikle alacağının kaydı için iflas masasına başvurması gerektiği, ancak davacının böyle bir başvurusunun olmadığını bu nedenle davanın dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini, davanın zamanaşımına uğradığını, davalı müflis banka ile off-shore bankasının ayrı tüzel kişilikleri olduğunu, davacının taleplerinin TMK’nın 2. maddesine aykırı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacı, davalı müflis İmar Bankası bünyesinde faaliyet gösteren İ. Bank O. Ltd şirketine, davalı müflis bankanın havalesi yolu ile yatırdığı paralarını, davalı müflis bankadan talep etmekte olup, her ne kadar davalının dava öncesinde iflas etmiş olması nedeniyle davacının öncelikle iflas masasına başvurması bir dava ön şartı ise de; usul ekonomisi karşısında konu ile ilgili Yargıtay uygulamaları da gözetiltiğinde davaya kayıt kabul davası olarak devam edilmesi gerektiği,davacnın davalı müflis Banka’nın Mersin Şubesi’ne 24/01/2002 tarihinde 2.600,00 TL, 20/05/2003 tarihinde 135.245,69 TL ve 13.710 USD, 25/06/2003 tarihinde ise 31.500,00 TL yatırdığı ve bu mevduatını geri alamadığı, davalı müflis Banka’ya BDDK tarafından el konulmasından sonra yapılan denetimde o.-shore hesaplarına gönderilmek üzere alınan pararların banka uhdesinde bırakıldığının tespit edildiği, davalı müflis
Banka’nın iflasına ilişkin İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin kararında bankanın 31/05/2003 tarihi itibariyle 6.983.061.000 TL mevduatı kayıtlarına yansıtmadığının kabul edildiği dikkate alındığında davalı bankanın kusurlu davranışları ile davacıyı off-shore hesabına havale yapma konusunda yanıltmış bulunduğu bu nedenle davacının ödenmeyen mevduatından sorumlu bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 24/07/2002 tarihli 2.600,00 TL’nin, 20/05/2003 tarihli 135.245,69 TL ile 13.710,00 USD’nin ve 25/06/2003 tarihli 31.500,00 TL nin davalı Müflis T. İ. Bankası T.A.Ş.’nin iflas masasına davacı adına alacak olarak kaydedilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Ancak, BDDK’nın 03/07/2003 tarih ve 1085 sayılı kararı ile T.İ. Bankası A.Ş.’nin bankacılık işleri yapma ve mevduat kabul etme izninin kaldırılması üzerine, Mülga 4389 sayılı Bankalar Kanunu’nun 16/1. maddesi uyarınca davalı Banka’nın yönetim ve denetimi TMSF’ye intikal etmiş, TMSF tarafından da davalı Banka’nın iflası istenmiştir. Bu itibarla, 5411 sayılı 140/1. maddesine göre davalı müflis Banka harçtan muaf olduğu halde harç ile sorumlu tutulması doğru olmadığı gibi, kayıt kabul davaları, alacağın iflas masasına kaydı istemine ilişkin olup, belirli bir miktarın ödenmesine yönelik bulunmadığından, bu davalarda vekalet ücretinin maktu olarak belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, kabul edilen miktar üzerinden davacı lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru olmamış, kararın bu nedenlerle davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmişse de yapılan yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın anılan yönlerden HUMK’nın 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın hüküm fıkrasının 2. paragrafının hükümden çıkartılarak yerine “Davalı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davacı tarafından yatırılan 24,30 TL başvuru harcı ve 3.343,90 TL peşin harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine” ibaresinin eklenmesine, hüküm fıkrasının 4. paragrafında yer alan “17.163,00” ibaresinin hüküm fıkrasından çıkarılarak, yerine “1.500,00” ibaresinin eklenmesine, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 29.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.