Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/18720 E. 2015/8450 K. 17.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/18720
KARAR NO : 2015/8450
KARAR TARİHİ : 17.06.2015

MAHKEMESİ : ANTALYA 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/05/2014
NUMARASI : 2010/235-2014/332

Taraflar arasında görülen davada Antalya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 29.05.2014 tarih ve 2010/235-2014/332 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, asıl davada, müvekkilinin 1980’li yıllardan itibaren A.’da k.-p. satışıyla ilgili faaliyet gösterdiğini, davacının Türkiye genelinde “Ş.” markasının tescilini almak istediğini, ancak söz konusu markanın tescilinin İ.H.Ş. isimli kişi tarafından alındığını öğrenmesi üzerine bu kişiden A.’da kullanım hakkını marka lisans sözleşmesi ile satın aldığını, “A. K..P. D.Ş.” tabelasıyla faaliyet gösteren davalıya söz konusu hukuka aykırılığı gidermesi için ihtarname gönderildiğini, davalının anılan eylemleri ile müvekkilinin marka hakkına tecavüzde bulunduğunu ileri sürerek, davalının müvekkili markasına tecavüzünün tespiti ile 20.000 TL maddi tazminat ve yoksun kalınan karın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş olup, birleşen davada ise davacının lisans sözleşmesi ile hak sahibi olduğu 2006/66675 nolu şimşek ibareli markası ile davalı adına tescilli olan 2009/19865 nolu M. A. D.Ş.+Şekil 2009/19862 tescil numarası ile tescilli olan M. A.Ş. K. P.+Şekil markası arasında iltibas tehlikesi bulunduğunu, davalının kötü niyetli olduğunu ileri sürerek, davalı adına tescilli markaların hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, asıl ve birleşen davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma , benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; asıl dava yönünden, davacının lisan sözleşmesi ile aldığı “şimşek” markasını davalının işletme adı olarak kullandığı “a. k. p. d. ş.” ibaresinin tüketici tarafından karıştırılma ihtimalinin mevcut olmadığı, bu anlamda marka hakkında tecavüz niteliğindeki bir eylemin söz konusu olmadığı, birleşen dava yönünden yapılan incelemede ise; davacının lisans sözleşmesi ile hak sahibi olduğu 2006/66675 nolu “ş.” ibareli markası ile davalı adına tescilli olan 2009/19865 nolu “M.A D Ş+Şekil” 2009/19862 tescil numarası ile tescilli olan “M. A. Ş.K.P.+Şekil” markası arasında ortalama tüketici yönünden gerek ibare gerekse şekil itibariyle karıştırılma ihtimalinin mevcut olmadığı ve bu kapsamda hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 30,20 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 17.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.