Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/18069 E. 2015/12787 K. 01.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/18069
KARAR NO : 2015/12787
KARAR TARİHİ : 01.12.2015

MAHKEMESİ : İSTANBUL (KAPATILAN) 43. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/03/2014
NUMARASI : 2011/303-2014/54

Taraflar arasında görülen davada İstanbul (Kapatılan) 43. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 03/03/2014 tarih ve 2011/303-2014/54 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 01/12/2015 günü hazır bulunan davacı vekili Av. O.. D…. ile davalı vekili Av. M. C. E. dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin, S.A. C. yapmış mutabakatla 2 adet helikopter sipariş ettiğini, helikopterlerin imalatı için 10.000 USD ve 40.000 USD ödeme yaptığını, ancak davaya konu helikopterlerin zamanında yetiştirilip teslim edilmediği gibi daha sonra da tesliminin yapılmadığını, ödenen 50.000 USD’nin iadesinin istendiğini ancak bu talebin reddedildiğini, ancak 330 Tip 0009 helikopteri almayı kabul ettiğimiz taktirde 2 helikopter için ödenen 50.000 USD’nin bu helikoptere sayılacağının beyan edildiğini, müvekkilinin ödemiş olduğu 50.000 USD’nin tehlikeye atılmaması için S. A. C. Fabrikası helikopteri teslim etmediği taktirde ödediği parayı bankadan alma şartına bağlamak istediğinden S. A. C.’ın yetkilisi davalı bankadan davacının bu talebini içeren taahhüt yazısını bizzat müvekkiline yollamasını talep ettiğini, davalı bankanın da müvekkilinin istediği, müvekkilini garanti altına alan 50.000 USD’nin davacının açacağı akreditife istinaden akreditifin bir parçası olduğuna ilişkin taahhütlü yazıyı akreditifi davacı adına açan Tekstil Bankası’na yolladığını, Tekstil Bankası’nın da 50.000 USD’nin akreditifin bir parçası olduğunu içeren akreditifi açtığı, davalı bankanın yollamış olduğu bu yazıyla davacının evvelce yolladığı 50.000 USD’nin davacının açacağı akreditifin bir parçası olduğunu, bu şekilde de açılan akreditif ile ilgili mesuliyet taşıdığını, müşterisi tarafından akreditif şartları yerine getirmediği taktirde akreditifin bir parçası olan 50.000 USD’yi davacıya ödemesinin gerektiğini ileri sürerek 50.000 USD’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, yapılan ödemenin akreditif kapsamında yapılan bir ödemeye ilişkin olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, C. M. Bank R. tarafından dava dışı Tekstilbank Kadıköy Şubesi vasıtasıyla açılan 377.416,50 USD’lik akreditifi 21.12.1994 tarihinde S.A.C.’a ihbar ederek taahhüt altına girmeksizin vesaik ibrazında bedelin ödeneceği, S.A. C.’a ödenen 50.000 USD’nin peşin ödeme olduğu, havaleye aracılık edileceği belirtilmiş olup, davacı yanın iddia ettiği gibi teyit (confirme) bulunmadığının anlaşıldığı, nitekim akreditifin davalı bankaca lehtara teyitsiz olarak ihbar edildiği, davacının açtırdığı akreditifin ithal müsadesi ve dava dışı satıcı tarafından tanzim edilen 377.416,50 USD tutarındaki fatura ile birebir uyumlu olduğu, 50.000 USD hakkında davalı bankanın teyidinin bulunmadığı dikkate alındığında peşin ödenen tutarın 08LC4076 referans numaralı akreditif ile de ilişkilendirilmesinin mümkün olmadığı, davacı tarafın davalı yandan talepte bulunabilmesi için yaptığı peşin ödemenin akreditif kapsamında olmasını gerektiği, davaya konu olayda böyle bir durumun söz konusu olmadığı, yapılan ödemenin satış sözleşmesi kapsamında yapılmış bir ödeme olduğu, satıcı tarafından düzenlenen 9477336-AC sayılı faturada akreditifle ödeneceği kabul edilen tutarın 377.416,50 USD olması karşısında davacı tarafından akreditif temdit edildiği halde lehdar tarafından uygun vesaik ibraz edilmediği, davacının üretici firmanın ifadaki kusurundan kaynaklanan zararını davalı bankadan talep edemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 01/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.