YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/17731
KARAR NO : 2014/19922
KARAR TARİHİ : 17.12.2014
MAHKEMESİ : İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/11/2013
NUMARASI : 2012/46-2013/310
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 26/11/2013 tarih ve 2012/46-2013/310 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı şirket vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, davacı şirketin davalı Banka’dan toplamda 70.000 TL kredi kullandığını, diğer davacının da bu kredilerin müteselsil kefili olduğunu, davalı Banka’ya bakiye 14.000 TL borçlarının olmasına rağmen daha fazla talep edildiğini, davalı Banka’nın davacılardan olan kredi alacağını diğer davalıya temlik ettiğini ileri sürerek davacıların borçlu olduğu miktarın tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen 2. Bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı şirketin asıl borçlusu diğer davacının kefili olduğu davalı Banka tarafından verilen krediler nedeniyle davacıların 14.617,25 TL temerrüt faizi , 4.919,50 TL (BSMV)’den oluşan toplam 15.536,75 TL olarak borçlu oldukları gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davacıların davalı tarafa 15.536,75 TL olarak borçlu olduğunun tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı şirket vekili temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı şirket vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Ancak, mahkemece davacı tarafın borçlu olduğu miktarın tespiti için 2 bilirkişi raporu alınmış, 1. bilirkişi raporunda davacı tarafın 13.604,77 asıl alacak, 64.942,41 TL işlemiş faiz ve 3.247,12 TL BSMV’den oluşan, toplam 81.794,30 TL borçlu olduğu, 2. bilirkişi raporunda da 14.617,25 TL temerrüt faizi ve 919,50 TL BSMV’den oluşan toplam 15.536,75 TL borçlu olduğu bildirilmiş olup mahkemece raporlar arasındaki açık çelişki giderilmeden ve gerekçesi açıklanmadan 2. bilirkişi raporu hükme esas alınarak yazılı şekilde hüküm tesis edilmiştir. Bu nedenle davacılar tarafından düzenlenen, davalı Banka’dan kullanılan ve diğer davalıya temlik edilen ticari kredilere ait borç ikrarı ve taksitli ödeme taahhüdüne göre kabul edilen 46.105,74 TL anapara, 16.483,33 TL faiz ve 894,22 TL
masraftan oluşan toplam 63.483,29 TL’nin, davacının ödemeleri ve zaman itibariyle uygulanması gereken 818 sayılı BK’nın 84. maddesinin mefhumu muhalifine göre bu ödemelerin temerrüt halinde, taraflar arasında aksine bir sözleşme yok ise öncelikle faiz ve masraflara sayılacağı nazara alınarak, ne kadarının ödendiğinin ve bu suretle davacı tarafın borçlu olduğu miktarın tespiti için yeni bir bilirkişi heyetinden denetime elverişli rapor alınarak oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar vermek gerekirken yazılı şeklide hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu nedenle mümeyyiz davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan davalı şirket vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı şirket vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın mümeyyiz davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 17/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.