YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/17555
KARAR NO : 2014/19923
KARAR TARİHİ : 17.12.2014
MAHKEMESİ : SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/09/2014
NUMARASI : 2014/480-2014/479
İ
Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 08.09.2014 tarih ve 2014/480-2014/479 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi ihtiyati haciz isteyen (alacaklı) vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
İhtiyati haciz isteyen alacaklı vekili, alacaklı banka ile asıl borçlu dava dışı A.. Aks. Malz. Hırd. Mob. İnş. Taah. Turz. San. ve Tic. Ltd. Şti. ile kredi sözleşmesi imzalandığını, karşı/taraf borçluların da kredi sözleşmesini müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları, ihtara rağmen borcun ödenmediğini ileri sürerek borçluların kefalet miktarı gözetilerek borçlular hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, alacaklı banka tarafından düzenlenen muacceliyet ihtarnamesinde, alacağın 3. kişi tarafından rehinle temin edilmiş olduğu anlaşıldığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı, ihtiyati haciz isteyen (alacaklı) vekili temyiz etmiştir.
Talep ihtiyati haciz istemine ilişkin olup, ihtiyati haciz kararı verilmesini talep eden alacaklı vekili, borçluların müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduklarını, kat ihtarına rağmen borcun ödenmediğini ileri sürerek, borçlular hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiş, mahkemece yapılan inceleme sonunda yazılı gerekçe ile talebin reddine karar verilmiştir.
İcra İflas Kanunu’nun 257/1 maddesi hükmü gereğince, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Buna ve İİK’nın 45. maddesine göre, asıl alacağın borçlusu için alacağı temin etmek üzere rehin verilmiş olması halinde bu alacağa ilişkin olarak rehne başvurulmadan, ihtiyati haciz kararı verilmesi mümkün olmamakla birlikte TBK’nın 586. ( Mülga BK’nın 487. maddesi ) maddesi uyarınca, müşterek borçlu müteselsil kefiller yönünden kefil oldukları miktar için ayrıca kefaletin rehinle teminatı söz konusu değilse bu kişiler hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesi mümkün olup, somut olayda aleyhine ihtiyati haciz istenen müteselsil kefillerin yüklendikleri edime ilişkin olarak herhangi bir rehin bulunup bulunmadığı mahkemece araştırılmış değildir. Bu durumda ipotek resmi senedi getirtilmek suretiyle müteselsil kefiller
tarafından yüklenilen edimlerin teminatı olmak üzere alacaklı taraf lehine rehin tesis edilip edilmediği üzerinde durularak sonucuna göre karar vermek gerekirken, eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile talebin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle ihtiyati haciz isteyen (alacaklı) yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, ihtiyati haciz isteyen (alacaklı) vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün ihtiyati haciz isteyen (alacaklı) yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 17.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.