Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/17530 E. 2015/12283 K. 19.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/17530
KARAR NO : 2015/12283
KARAR TARİHİ : 19.11.2015

MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/05/2014
NUMARASI : 2012/273-2014/188

Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 21/05/2014 tarih ve 2012/273-2014/188 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 17/11/2015 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. E…….,davalı P.. I… vekili Av. K.. S.. dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin bilgi güvenliği sektöründe hizmet veren bir şirket olduğunu, davalılardan Amerika merkezli P.. I..’in (PAN), 2010 yılında müvekkil şirket sayesinde Türkiye pazarına girip büyük şirketler için firewall (güvenlik duvarı) teknolojileri ürettiğini, müvekkili ile PAN arasındaki ticari ilişkinin 01.01.2010 tarihli distribütörlük sözleşmesi ile başladığını, diğer davalı Bilişimcim A.Ş’nin ise davacı ile PAN arasındaki sözleşme ilişkisi dahilinde, müvekkil tarafından yürütülecek işler için Türkiye piyasasında birlikte çalışılan bayilerden birisi olduğunu, davalıların haksız rekabet oluşturan fiilleri ile müvekkilinin distribütörlük sözleşmesinin sona erdirilmesine sebep olduklarını, davalı Bilişimcim A.Ş’nin kendisini Türkiye distribütörü olarak tanıttığının öğrenildiğini ileri sürerek, davalıların haksız rekabetinin tespitini, men’ini, davalıların elde etmesi mümkün görülen menfaat karşılığı şimdilik 1.000 TL maddi tazminat ile 75.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan kanıtlara ve bilirkişi raporuna dayanılarak, somut uyuşmazlığın sözleşmeden değil haksız rekabet iddiasından kaynaklandığı, bu nedenle yabancılık unsuru taşıyan somut uyuşmazlığa MÖHUK’un 37 ve 40. maddelerine göre Türk Hukuku’nun uygulanmasının gerektiği, davacı ile davalı .. arasındaki distribütörlük sözleşmesinin 1 yıllık sürenin sonunda uzatılmamakla birlikte, taraflar arasında iş ilişkisinin devam ettiği kanısının uyandırıldığı, zira davacının PAN şirketinin ürünlerini müşterilere satmak konusunda faaliyetine devam ettiği, organizasyon hazırladığı, her ne kadar davalı PAN ile davacı arasındaki distribütörlük sözleşmesi münhasır nitelikte olmasa bile davacının iş ilişkisinin devam ettiği düşüncesi ile planlar, görüşmeler, organizasyonlar yaptığı sırada,…şirketi ile davacının bayisi olan davalı … A.Ş’nin, davacı şirketin haberi olmadan distribütörlük anlaşması yapmasının ve bu kapsamda davacı ile davalı PAN arasındaki iş ilişkisinin de sonlandırılmasının, aldatıcı hareket veya hüsnüniyet kaidelerine aykırı sair suretlerle iktisadi rekabetin her türlü suistimali kapsamında haksız rekabet oluşturduğu ve müteselsilen sorumluluğun söz konusu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalıların haksız rekabette bulunduklarının tespitine, maddi tazminat isteminin reddine, 40.000 TL manevi tazminatın davalılardan müteselsilen tahsiline, faiz istemi olmadığından bu konuda karar vermeye yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm ve davalılar vekillerinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Ancak dava, haksız rekabe……(….) Şirketi arasındaki distribütörlük sözleşmesinin “Beyanlar” kısmının C bendinde ve 2.1. maddesinde, bu sözleşmenin davacıya münhasır distribütörlük yetkisi bahşetmeyeceği açıkça belirtilmiştir. Mahkemece her ne kadar taraflar arasındaki distribütörlük sözleşmesi münhasır nitelikte olmasa bile davacının, davalı ….. Şirketi ile iş ilişkisinin devam ettiği düşüncesi ile organizasyonlar ve görüşmeler yaptığı sırada, davacının bayii olan diğer davalı …… A.Ş’nin,….. Şirketi ile davacıdan habersiz görüşmeler yapmasının ve ardından da davacının iş ilişkisinin sonlandırılmasının, davalılar yönünden haksız rekabet oluşturduğu kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, yukarıda açıklandığı ve mahkemece de kabul edildiği üzere, davacı ile davalı PAN Şirketi arasındaki distribütörlük sözleşmesi münhasır nitelikte değildir. Bu sözleşme davalı PAN Şirketi’ne, davacı ile sözleşme ilişkisi devam ederken dahi bir başka şirketle distribütörlük sözleşmesi yapmak konusunda yetki vermektedir. Davacı da bu hükümleri görerek ve bilerek sözleşmeyi imzalamıştır. Bu durumda davalı ….. Şirketi’nin, davacı ile sözleşme ilişkisinin sona erdiğini düşündüğü 01.01.2011 tarihinden iki ay sonra, davalı Bilşimcim A.Ş. ile yeni bir distribütörlük sözleşmesi imzalamasının, haksız rekabet teşkil ettiğini kabul etmek mümkün değildir. Somut uyuşmazlıkta davalıların davacıyı aldatıcı veya iyiniyet kurallarına aykırı başka bir suistimalleri de iddia ve ispat edilebilmiş değildir.
Bu durum karşısında mahkemece, yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bu nedenle davalılar yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm ve davalılar vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalılar yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı P.. I… …. Şirketi’ne verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalılara iadesine, 19/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.