Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/17416 E. 2015/12331 K. 19.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/17416
KARAR NO : 2015/12331
KARAR TARİHİ : 19.11.2015

MAHKEMESİ : İZMİR (KAPATILAN) 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/07/2014
NUMARASI : 2012/677-2014/241

Taraflar arasında görülen davada İzmir (Kapatılan) 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 17/07/2014 tarih ve 2012/677-2014/241 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 17/11/2015 günü hazır bulunan davacı asil H.. A.. ve vekili Av. S.. Y.. ile davalı vekili Av. M…….dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı L.. E…. K……… ve T. O. ile birlekte arsa satın alıp, inşaat yapmak üzere anlaştığını, bu bağlamda davalı şirkete ait arsa üzerinde inşaat yapmaya karar verdiklerini, davalı şirketin eski ortaklarının arsayı ayrıca satmayacaklarını, şirket paylarının tamamının devralınması gerektiğini belirttiklerini, bunun üzerine davalı şirkete ait payları alarak hisse sahibi olduklarını, arsa üzerine site inşaatı yapıldığını, tamamlanan 69 adet bağımsız bölümün satışının gerçekleştirildiğini, şirket ortağı L. E. K….’ın daireleri satarak şahsi işlerinde kullandığını, üç yıldır genel kurulun toplanamadığını, ortakların biraraya gelerek karar alamadığını, şirketin amacını gerçekleştirdiğini, TTK’nın 531. madesine göre fesih için haklı sebeblerin oluştuğunu ileri sürerek, davalı şirketin haklı nedenle feshini, talepleri kabul edilmezse davacının şirketteki payının gerçek değeri ödenerek şirketten ayrılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının 2013 yılına kadar şirkette yöneticilik yaptığını, yapılan satışlardan haberdar olduğunu, iddialarının gerçeği yansıtmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacının şirketen çıkma payını talep ettiği, payın gerçek değerinin 1.479.417,24 TL olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne, 1.479.417,24 TL ayrılma payının davalıdan tahsiline, davacının şirket ortaklığından ayrılmasına, diğer taleplerin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, anonim şirket gerçek sermaye payının ödenerek ortaklıktan çıkarılma istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, davalı taraf bir kısım mahkeme kararları ibraz ederek dairelerin geç teslimi nedeniyle şirket aleyhine tazminata hükmedildiğini, gerçek pay değerinin tespitinde bunların da nazara alınması gerektiğini savunduğu halde, mahkemece bu konuda inceleme ve değerlendirme yapılmadan, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: 1-Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 19/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.