Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/1409 E. 2014/12942 K. 04.07.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1409
KARAR NO : 2014/12942
KARAR TARİHİ : 04.07.2014

MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … …. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen …/07/2013 tarih ve 2012/189-2013/155 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 1953 yılından beri “BAŞYAZICI” ve “BYZ BAŞYAZICI” tanıtıcı işareti ile 1986 yılından bu yana da “BAŞYAZICIOĞLU ET VE GIDA SANAYİ ANONİM ŞİRKETİ” unvanı ile ticarî faaliyette bulunduğunu, 5, 29, 30, 31 ve 43.sınıflarda tescilli “BYZ BAŞYAZICI” ve “BAŞYAZICIOĞLU” asli unsurlu çok sayıda markasının olduğunu, markaların tanınmış hale geldiklerini, davalının kötüniyetli olarak müvekkili markalarıyla iltibasa sebebiyet verecek ve onların tanınmışlığından haksız yarar sağlayıp itibar ve ayırt edici karakterine zarar verecek biçimde marka tescil başvurularında bulunduğunu, bu kapsamda bir takım başvurularının müvekkilinin itirazı üzerine … tarafından reddedildiğini, buna karşın davalının “BYZ BAŞYAZICIOĞLU+ŞEKİL” ve “BYZ BAŞYAZICI+ŞEKİL” ibareli markaları tescil ettirdiğini, “BYZ+ŞEKİL” ibareli markayı ise dava dışı bir kişiden devraldığını ileri sürerek, söz konusu markaların hükümsüzlüğüne ve hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkiline ait 2004/46511 sayılı markanın hükümsüzlüğü istemiyle açılan davanın 5 yıllık hak düşürücü süre dolduktan sonra açıldığını, müvekkili şirketin ortaklarının soyisminin Başyazıcı olduğunu, kötüniyetli marka tescilinde bulunmadığını, taraf markalarının iltibasa neden olacak derecede benzer olmadıkları gibi tescilli oldukları sınıfların da farklı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalının “BYZ BAŞYAZICIOĞLU+ ŞEKİL”, “BYZ BAŞYAZICI+ŞEKİL” ve “BYZ+ŞEKİL” ibareli markaların sahibi olduğu, hükümsüzlüğü istenilen “BYZ+ŞEKİL” ibareli markanın 04…2005 tarihinde tescil edildiği ve işbu davanın tescilden itibaren yaklaşık 7 yıl sonra açıldığı, markanın tescil tarihinde davacı markasının 556 sayılı KHK’ nin 7/ı veya 8/4. maddeleri anlamında tanınmış bir marka olduğunun da kanıtlanamadığı, yine kötüniyetli tescilin de ispat edilemediği, ayrıca önceden yasaya uygun olarak tescil edilmiş veya hükümsüzlük davası açma hakkı yitirilmiş bir markanın mücerret devralınmış olmasının kötüniyetli bir davranış olarak nitelendirilemeyeceği, dolayısıyla bu markaya yönelik davanın hak düşürücü sürede açılmaması nedeniyle reddinin gerektiği, diğer markalar yönünden ise, söz konusu markalar ile davacı markaları arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede benzerlik bulunduğu, marka kapsamında yer alan 35. sınıftaki müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmetlerinin davacının markalarının kapsamında yer alan mal ve hizmetlerde aynı türden olduğu, buna karşın davalının markalarının kapsamında yer alan diğer hizmetlerin davacının markalarının
kapsamında bulunan mal ve hizmetlerle aynı türden bulunmadığı, her ne kadar davacı taraf unvanına dayalı olarak da markaların hükümsüzlüğünü talep etme hakkına sahip ise de davalı markalarının kapsamında bulunan “Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler (Ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri dahil); Büro hizmetleri; iş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili danışmanlık hizmetleri (Muhasebecilik hizmetleri dahil); ithalat ihracat acente hizmetleri; ticari ve sınai ürünler için eksperlik hizmetleri; açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi” hizmetlerinin davacının ticaret unvanı tescili kapsamında olmadığı, davacının markalarının et ve et ürünleriyle ilgili sektör bakımından Temmuz 2009 tarihinden itibaren tanınmışlık kazanmış olduğunun kabul olunabileceği, davalı markalarının ise davacı markalarının tanınmışlık vasfı kazanmasından evvel tescil edildikleri, sonradan kazanılan tanınmışlığın önceki tarihli markalara karşı ileri sürülemeyeceği, önceki marka ve ticaret unvanı ile iltibas yaratmayan ve tanınmışlık vakıası kendisine karşı ileri sürülemeyen bir işaretin, mücerret tescil ettirilmesinin kötüniyetli bir davranış olarak da değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalı adına tescilli “BYZ BAŞYAZICIOĞLU+ŞEKİL” ve “BYZ BAŞYAZICI+ŞEKİL” ibareli markaların müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmetleri bakımından hükümsüzlüğüne, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 0,90 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 04/07/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.