Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/13961 E. 2014/20154 K. 22.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/13961
KARAR NO : 2014/20154
KARAR TARİHİ : 22.12.2014

MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/03/2014
NUMARASI : 2013/320-2014/122

Taraflar arasında görülen davada Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 03/03/2014 tarih ve 2013/320-2014/122 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, taraflar arasında aktedilen tarımsal kredi sözleşmesi uyarınca müvekkilinin davalıdan kredi kullandığını, davalının komisyon adı altında 16.000 TL, sigorta primi adı altında 1.209,06 TL olmak üzere tahsil ettiği 17.209,06 TL’nin hukuka aykırı olduğunu, sözleşmede bunların alınacağı belirtilmişse de miktarına ilişkin bir hükmün bulunmadığını ileri sürülerek tarımsal kredinin gerçek masrafının bilirkişi marifetiyle tespitini, peşin tahsil edilen 17.209,06 TL’den gerçek masrafın düşülmesiyle şimdilik 3.000 TL’nin tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, hayat sigortası yapılmasının zorunlu olduğunu, tacir olan müvekkilinin verdiği hizmete karşılık ücret isteyebileceğini, kredi sözleşmesinin 7’nci maddesinde de dava konusu komisyonun müvekkilince alınabileceğinin belirtildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, çiftçi olan davacının kullandığı tarımsal kredi için imzaladığı sözleşme hükümleri ile bağlı olduğu, komisyona ilişkin 7. madde ile sigortaya ilişkin 12. maddedeki hükümlerin genel işlem koşullarına aykırılık taşımadığı, iptalini veya sözleşmeyi tanzim eden banka aleyhine yorumlanmasını gerektirecek bir durumun bulunmadığı, 800.000 TL tutarındaki kredi nedeniyle %2 oranındaki komisyon kesintisinin de fahiş nitelikte kabul edilmediği, hâkim müdahalesini gerektirmediği, sigorta prim borcunun asıl yükümlüsünün davacı olduğu, davalı bankanın uygulamasında sözleşmeye ve borçlar hukukuna aykırı yön bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava, tarımsal kredi kullandırımı esnasında davacıdan tahsil edilen komisyon tutarının iadesi istemine ilişkin olup mahkemece, kesilen komisyon tutarının fahiş olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda da ifade edildiği gibi taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmesinin 7’nci maddesinde bankanın komisyon alabileceği düzenlenmişse de komisyonun hangi oranda tahsil edileceği belirlenmemiştir. Somut olayda, davalı bankanın uygun bir komisyon alabileceğinin kabulü gerekirse de bilirkişi raporunda emsal banka uygulamaları karşılaştırılmaksızın soyut ifadelerle tahsil edilen komisyon tutarının fahiş olmadığı belirtilmiş, mahkemece de bu doğrultuda hüküm tesis edilmiştir. Bu itibarla mahkemece, kredi sözleşmesi, banka kayıtları ve konuya ilişkin sözleşme hükümleri ile diğer bankaların da benzer işlemlerdeki emsal uygulamaları gözetilerek, bankacılık uygulamasında davalının tahsil ettiği tutarın uygun olup olmadığı konusunda uzman bilirkişi heyetine dosyanın tevdii ile bilirkişi raporu alınmak suretiyle hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamış, kararın davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
2-Bozma sebep ve şekline göre, davacı vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik İNCELENMESİNE YER OLMADIĞINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 22/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.