Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/13787 E. 2014/20153 K. 22.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/13787
KARAR NO : 2014/20153
KARAR TARİHİ : 22.12.2014

MAHKEMESİ : ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/12/2013
NUMARASI : 2012/348-2013/439

Taraflar arasında görülen davada Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 17/12/2013 tarih ve 2012/348-2013/439 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan Kargo Taşıma ve Teslim Sözleşmesi uyarınca müvekkilince kabul edilen kargolar için toplam 16.390 TL’nin davalı tarafından ödenmediğini ileri sürülerek bu bedelin ihtar tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, kargo teslimindeki aksaklıklar, ürünlerin zamanında müşteriye teslim edilmemesi gibi nedenlerden dolayı davacının sözleşmeye uygun hareket etmediğini, bu nedenle talep edilen ücret konusunda anlaşma sağlanamadığını, davacı kurumun tek taraflı olarak tespit etmiş olduğu alacak miktarını kabul etmediklerini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında kargo taşıma ve teslim sözleşmesi imzalandığı, sözleşmenin 5. maddesine göre ücret tarifesi belirlendiği, davalının davacıya sözleşmeye uygun hareket etmediği yönünde herhangi bir ihtarda bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddine, 14.211,40 TL’nin 27.07.2012 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; dava, verilen taşıma hizmetinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Davacı, dava tarihi itibariyle 16.390 TL alacaklı olduğunu iddia edip bu bedelin tahsilini istemiş, 16.07.2012 tarihli yazı ile 14.211,40 TL’nin ödenmesi gerektiğinin davalıya ihtar edildiğini dava dilekçesinde belirtmiştir. Görüşüne başvurulan bilirkişi de davacının 31.07.2012 tarihi itibariyle 16.390 TL alacaklı olduğu yönünde rapor vermiş olup mahkemece, davacı tarafından gönderilen ihtarnamede istenen bedelin 14.211,40 TL olduğu gerekçesiyle bu miktar yönünden davanın kabulüne, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiştir. Ancak, davacı tarafça gönderilen ihtarnamede belirtilen miktar bu davada alacağın talep edildiği tarih itibariyle davacı yönünden bağlayıcı değildir. Davacının alacağını dava yoluyla talep edebilmesi için daha önceden bir ihtarname göndermesi zorunluluğu da bulunmamaktadır. Bu nedenle dava dilekçesinde talep edilen tarih itibariyle davacının ne miktar alacağının bulunduğunun sunulan bilirkişi raporu kapsamında belirlenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın davacı yararına bozulmasını gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 723,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 22.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.