Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/13668 E. 2014/20084 K. 19.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/13668
KARAR NO : 2014/20084
KARAR TARİHİ : 19.12.2014

MAHKEMESİ : İZMİR(KAPATILAN) 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/05/2014
NUMARASI : 2013/342-2014/171

Taraflar arasında görülen davada İzmir(Kapatılan) 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 08/05/2014 tarih ve 2013/342-2014/171 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin taşınmak üzere davalıya koli içinde davlumbaz teslim ettiğini, emtianın taşıma sırasında hasar gördüğünü, alıcının ürünü teslim almadığını ileri sürerek, 3.729,95 TL’nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, TTK 862 ve 864. maddeleri uyarınca yetersiz ambalajlamadan dolayı taşıyıcının sorumlu olmayacağını, emtianın taşıma öncesi değeri ile hasar sonrası değerinin belirlenmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davalının basiretli bir tacir gibi uygun ambalajlama yapılıp yapılmadığını tespit etmesi, gerektiğinde hataları düzeltmesi gerektiği, emtianın davacı tarafından hatalı olarak ambalajlandığı savunmasının basiretli bir tacir davranışı olmadığı, davacının tamir görmüş bir ürünü satmaya zorlanamayacağı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 3.575 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, taşımadan kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, davalı taraf hasarın yetersiz ambalajlamadan kaynaklandığını, tazminatın taşıma öncesi değerle hasar sonrası değer arasındaki farka göre belirleneceğini savunmuş, mahkemece davalının basiretli tacir gibi uygun ambalajlama yapılıp yapılmadığını tespit etmesi, gerektiğinde hataları düzeltmesi gerektiği, emtianın davacı tarafından hatalı olarak ambalajlandığı savunmasının basiretli tacir davranışı olmadığı, davacının tamir görmüş bir ürünü satmaya zorlanamayacağı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. 6102 Sayılı TTK’nun 862. maddesinde gönderenin, eşyayı ziya ve hasardan koruyacak ve taşıyıcıya zarar vermeyecek şekilde ambalajlamak zorunda olduğu, 878. maddesinde ise gönderen tarafından yapılan yetersiz ambalajlamanın taşıyıcıyı sorumluluktan kurtaracağı hususları düzenlenmiş olmakla birlikte, ambalajlama gönderene ait olsa bile taşıyıcının malın sağlam ve tam olarak teslimi sorumluluğu çerçevesinde gerek istifleme gerekse ambalaj itibariyle taşımaya uygunluğu noktasında denetleme görevi mevcuttur. Ambalaj itibariyle taşımaya uygunluk genel görünüş itibariyle yapılacaktır. Şayet hasar, salt emtianın ambalaj içine doğru ve sağlam yerleştirilmemesinden kaynaklanmış ise ambalaj içini kontrol imkanı olmayan hallerde taşıyıcının bir sorumluluğunun olmayacağı kuşkusuzdur.
Ayrıca, 6102 Sayılı TTK’nun 880. maddesine göre tazminatın eşyanın taşınmak üzere teslim alındığı yer ve zamandaki değerine göre hesaplanması ve eşyanın hasara uğraması halinde teslim alındığı tarihteki hasarsız değeri ile hasarlı değeri arasındaki farka göre belirlenmesi gerekmektedir. Yine, 882. maddesi uyarınca hasar durumunda ödenecek tazminatın gönderinin net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 özel çekme hakkını karşılayan tutar ile sınırlı olduğu düzenlenmiştir.
Somut olayda, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporundaki açıklamalar ambalajlama konusunda yetersiz olduğu gibi, hasara ilişkin olarak belirlenen tazminat miktarı hesabında da TTK’nun 880 ve 882. maddeleri nazara alınmamış, taşıma konusunda uzman olmayan bilirkişi raporuna itibar edilerek hüküm kurulmuştur.
Bu itibarla, mahkemece taşıma konusunda uzman bilirkişiden rapor alınarak, davaya konu emtianın uygun şekilde ambalajlanıp ambalajlanmadığı, hasarın salt emtianın hatalı ambalajlamasından kaynaklanıp kaynaklanmadığı, davalı taşıyıcının nezaret borcu kapsamında müterafik kusuru bulunup bulunmadığı belirlenerek, TTK’nun 880. maddesine göre emtianın teslim alındığı yerdeki hasarsız değeri ile hasarlı değeri arasındaki farka göre tazminat tutarı hesaplanarak, TTK’nun 882. maddesi uyarınca taşıyıcının üst sorumluluk sınırı tespit edilerek, neticesine göre bir karar vermek gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarını kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 19.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.