Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/13246 E. 2014/19929 K. 17.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/13246
KARAR NO : 2014/19929
KARAR TARİHİ : 17.12.2014

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 10/04/2014 tarih ve 2013/252-2014/89 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili ve fer’i müdahil TMSF vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının, davalı bankaya devredilen …A.Ş’nin…Şubesi’ne yatırdığı mevduatını banka çalışanlarının yanlış ve kasti yönlendirmesi ile …hesabına havale edildiğini, banka yöneticileri hakkında açılan ceza davasında…hesabına yatırılan paraların aslında bu hesaplara gönderilmeyip paravan şirketlere usulsüz kredi kullandırılmak suretiyle tüketildiğinin tespit edildiği, davalı bankanın davacının ödenmeyen mevduatından sorumlu olduğunu ileri sürerek 5.500 TL’nin bankaya yatırılan 15/09/1999 tarihinden vade sonu olan 20/10/1999 tarihine kadar yıllık %85 akdi faiz, vade sonu olan 20/10/1999 fiili ödeme tarihine kadar ise avans faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı ve fer’i müdahiller vekilleri ayrı ayrı davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının davalının devraldığı …A.Ş’nin…Şubesi’ne 15/09/1999 tarihinde 5.500,00 TL yatırdığı, daha sonra bu paranın …Bank Ltd. Şti. hesabına aktarılmış gibi gösterildiği, banak yöneticileri hakkında açılan ceza yargılması sonunda …A.Ş’nin bir kısım yöneticilerinin …A.Ş. aracılığıyla Off Shore hesabı açtıran kişileri dolandırdıkları ve bu suretle topladıkları paraları Balkaner Holding A.Ş. bünyesindeki şirketlere ucuz kredi olarak aktardıkları, bu şekilde …A.Ş’nin söz konusu yöneticileri tarafından davacı ve onun durumundaki diğer off shore hesabı açtıranların iradelerinin fesada uğratıldığının açıkça ortaya konulduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 5.500,00 TL’nin 24.11.1999 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili ve fer’i müdahil TMSF vekili ayrı ayrı temyiz etmiştir.
1-Mahkemece verilen karar, fer’i müdahil … vekili tarafından temyiz edilmişse de, gerekçeli karar evrakı fer’i müdahil … vekiline 15.05.2014 günü tebliğ edilmiş hüküm fer’i müdahil … vekili tarafından HUMK’nın 432/1. maddesinde yazılı 15 günlük temyiz süresi geçirildikten sonra 01.09.2014 tarihinde temyiz edilmiştir. HUMK’nın 432/4. maddesine göre süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.03.1990 gün ve 3-4 sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay da bu konuda karar verebileceğinden, fer’i müdahil vekilinin temyiz isteminin süre yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davalı Banka ve fer’i müdahil TMSF vekillerinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davalı bankanın sorumluluğunun BK’nın 41, 55 ve TTK’nın 336’ncı maddelerinden kaynaklanmasına, davacının zararının parasını…bankasından tahsil etme olanağının kalmadığının anlaşıldığı andan itibaren doğması nedeniyle zaman aşımı süresinin bu tarihten itibaren başlayacak bulunmasına göre, davalı banka ve fer’i müdahil TMSF vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
3-Ancak, davalı banka 5411 sayılı Kanun’un 140. maddesi uyarınca harçtan muaf olmasına rağmen ve bu husus mahkemece hüküm fıkrasının 2 nolu bendinde belirtilmesine rağmen, başvuru harcının, peşin harcın ve vekalet harcının yargılama giderleri içine dahil edilerek, davalı bankanın harç ile sorumlu tutulması doğru olmamış kararın bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiş ise de, yapılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HUMK’nın 438/7. madde hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle fer’i müdahil … vekilinin temyiz isteminin süre yönünden REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekili ve fer’i müdahil TMSF vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekili ve fer’i müdahil TMSF vekillerinin temyiz itirazının kabulü ile hüküm fıkrasının 3. bendinde yer alan “543,65” ibaresinin hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine “421,65” ibaresinin eklenmesine hükmün düzeltilmiş bu haliyle ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 17/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.