Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/13099 E. 2015/9713 K. 01.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/13099
KARAR NO : 2015/9713
KARAR TARİHİ : 01.10.2015

MAHKEMESİ : SAMSUN 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/04/2014
NUMARASI : 2012/444-2014/171

Taraflar arasında görülen davada Samsun 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 22/04/2014 tarih ve 2012/444-2014/171 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 29/09/2015 günü hazır bulunan davacı vekili Av. S.. K.. ile davalı vekili Av. P.. Y.. dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili kuruma bağlı Samsun işletmesi tarafından T. Karayolu üzerinde Bakır İşletmeleri için izabe ve bakır tesisleri kurulduğunu, aynı şekilde aynı mevkide T.’a bağlı gübre fabrikası kurularak üretim faaliyetine başladığını, 90’lı yıllardan itibaren bakır ve gübre üretimi esnasında salınan gazların çevredeki ürünlere zarar verdiği gerekçesi ile tarla sahipleri ve icarcılar tarafından yeterli ürün verimi alamadıkları gerekçesiyle zarar davaları açıldığını, açılan davalarda hangi kurumun ne kadar zarar verdiği tespit edilemediğinden müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulduklarını, açılan bir kısmı davaların kurumlardan sadece birine açıldığında davanın ihbarı ve daha sonra rücu işlemlerinin yapıldığını, ancak her ikisi de kamu kurumu olan bu kuruluşları 07.04.2000 tarihinde süresiz bir sözleşme yaparak ihbar ve rücu davasının masraf ve emek gerektirmesi nedeniyle rücu ve ihbara gerek kalmaksızın tüm anapara, faiz, harç, masraf vs. %50 oranında birbirlerine ödemeyi kabul ve taahhüt ettiklerini, bu tarihten sonraki tüm davalar ve ödemelerin bu protokol çerçevesinde yapıldığını ve tarafların belirli dönemlerde yaptıkları ödemeleri belgeleriyle birlikte ibraz ederek karşılık mahsuplaşma yoluna gittiklerini, dava dışı T.’a bağlı Samsun İşletmesi özelleştirilerek 04.07.2005 tarihli devir sözleşmesi ile davalıya devredildiğini, özelleştirme sonrası yapılan devir işlemleri sırasında incelenen belgelerden davalının dava konusu meblağı ödemediğinin anlaşıldığını, S. Gübre Sanayi A.Ş’nin tüm hisselerinin davalı şirkete satılarak devredildiğini, 04.07.2005 tarihli devir sözleşmesine göre S. Gübre A.Ş. aleyhine açılacak davaların sonuçlarından, zararların tazminine ilişkin sözleşme ve devir sözleşmesi nedeniyle davalı şirketin sorumlu olduğunu ileri sürerek, devir sözleşmesi ile intikal eden zararların ödenmesine ilişkin protokol gereği ödenmesi gereken 121.953,35 TL’nin ilk yazılı ihtar tarihinin 30 gün sonrası olan 15.11.2008 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın usul ve esas yönünden reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre, davacının davalıdan protokol çerçevesinde davalıdan dava konusu miktar kadar alacaklı olduğu, 30 günlük ödeme süresinin 15/11/2008 tarihinde dolduğu, davalının bu tarih itibariyle temerrüde düştüğü gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, devir sözleşmesine dayalı olarak davacı tarafından ödenen tazminatların protokol gereği davalıdan rücuen tahsili istemine ilişkindir. Somut olayda, taraflar arasındaki uyuşmazlıklardan bir tanesi de davalının savunmasında geçen ödeme ile ilgili olup, ek bilirkişi raporunda dahi dosya kapsamına göre mükerrer talep olup olmadığının dosya kapsamı ile kesin bir şekilde belirlemenin mümkün olmadığı, 28.04.2005 tarihinde yapılan 220.308,00 TL ödemenin hangi dosyalara ilişkin olduğunun anlaşılabilmesi ve mükerrer talep olup olmadığının tespiti için taraflara belge sunma hakkı tanınarak sunulacak belge ve yapacakları açıklamalara göre bir kanaate varmanın mümkün olduğu belirtilmiştir.Bu bağlamda, ödemelerin hangi dosyalara ilişkin olduğu konusunda denetime elverişli kesin tespit yapılmadığı halde mahkemece 24.12.2014 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınarak yazılı şekilde hüküm tesis edilmiştir.
Bu durumda, mahkemece, davalının savunmasında geçen ödemenin hangi tertip ödemeye ilişkin olduğu, mükerrer bir talebin bulunup bulunmadığı hususları kuşkuya yer bırakmaksızın açıklığa kavuşturulmak, bu bağlamda gerektiğinde tüm kayıtlar üzerinde yeniden denetime elverişli bilirkişi incelemesi yaptırılmak ve sonucuna göre bir karar verilmek gerekirken bu yönden eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 01/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.