YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/13035
KARAR NO : 2014/19179
KARAR TARİHİ : 08.12.2014
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada… Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 30/06/2014 tarih ve 2013/169-2014/213 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankadaki hesabından muhtelif zamanlarda müvekkili tarafından bizzat veya talimatla paralar çekildiğini, uzun zaman yoğun hesap hareketlerinin yaşandığını, müvekkilinin işlerinin yoğun olduğu 2007 tarihine kadar hesap hareketlerine ilişkin çok detaylı kontrolleri yapmadığını, fakat daha sonra yaptığı kontrolde söz konusu hesabından 2002-2004 yılları arasında fahiş miktarlarda para çekildiğini tespit ettiğini, söz konusu talimatlarda müvekkilinin imzasının taklit edildiğini ve davalı banka görevlilerinin gerekli özeni göstermeden kimlik ve imza tetkiki yapmadan haksız olarak 3. kişi ya da kişilere müvekkilinin hesabından 70.000,00 TL ödeme yaptıklarını ileri sürerek, şimdilik 7.500,00 TL’nın haksız ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek en yüksek mevduat faizi ile tahsilini, ıslah dilekçesiyle de 87.884,00 TL’nın ticari faiziyle tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, davacının hem 2002-2004 yılları arasında, hem sonrasında yaptığı işlemler nedeniyle hesap bakiyesinden haberdar olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak, 02/04/2003 tarihli 30.000 TL meblağlı EFT işlemiyle ilgili olarak dava dışı Kardeşler Day. Tük. Mal. San. Tic. Ltd. Şti‘nin defterleri incelenemediğinden davacının bu şirkete borcu bulunup bulunmadığı ve borcun EFT işlemiyle ödenip ödenmediğinin tespit edilemediği, fakat davacıya ait mevduat hesap ekstresinin incelenmesinde, davacı şirket ile dava dışı şirket arasında karşılıklı bir alış-veriş ilişkisi olduğunun anlaşıldığı, davaya konu en son işlem tarihinden sonra davacı tarafından internet bankacılığı işlemleri ve para kartıyla ATM’den para çekimleri yapıldığı, davacının hesabında ne kadar para olduğunu ve hesaptan kendi bilgisi dışında para çekilip çekilmediğini biliyor olması gerektiği, ayrıca hesabın takip edilmeyi güçleştirecek kadar fazla hareket görmediği gibi, genel olarak davaya konu işlem tutarlarının gözden kaçabilecek meblağlar olmadığı, yapılan işlemlere davanın açıldığı 27.05.2009 tarihine kadar itiraz edilmemiş olması da nazara alındığında, yapılan işlemlerin davacı tarafından benimsendiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 08/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.