Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/12858 E. 2014/20134 K. 19.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12858
KARAR NO : 2014/20134
KARAR TARİHİ : 19.12.2014

MAHKEMESİ : HEKİMHAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/10/2013
NUMARASI : 2011/138-2013/207

Taraflar arasında görülen davada Hekimhan Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 23/10/2013 tarih ve 2011/138-2013/207 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava, 6100 sayılı Kanun’un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK’nın 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1 maddesi hükmü gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacı M.. A..’ün Hekimhan, Salıcak Köyü 111 ada 80 parsel numaralı taşınmazda bulunan kayısı bahçesinin ürünlerini 1410023 numaralı poliçeyle davalı T.. T..’e Hekimhan Ziraat Bankası Şubesi aracılığıyla sigortalattığını, davacının kayısı bahçesine 29/05/2011 tarihinde ve müteaddit defalar dolu yağdığını ve ürün hasarı ve kalite kaybı meydana geldiğini, davacının hasar ihbarı üzerine gelen sigorta eksperinin hasar oranını %67 olarak belirlediğini, Hekimhan Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2011/4 D.İş sayılı delil tespit dosyasına sunulan uzman bilirkişi raporunda hasarın %70 olarak tespit edildiğini, bu orandaki zararın ise %10 muafiyet düştükten sonra 48.750,00 TL olduğunun belirlendiğini ileri sürerek, 48.750,00 TL dolu hasarı bedelinin davalı T.. T..’den delil tespiti tarihinden itibaren işleyecek faiziyle beraber tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporu kapsamından, davacının maliki olduğu Hekimhan İlçesi, Salıcık Köyü, 111 ada 80 parseldeki taşınmazı üzerinde bulunan kayısı ağaçlarını her türlü doğal afete karşı davalı kurum T.. T..’e sigortalattığı, 20/06/2013 havale tarihli bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere, davacıya ait bahçede bulunan sigortalı kayısı ağaçlarının doludan zarar gördüğü ve sigorta poliçesindeki özel şartlara göre muafiyet indiriminden sonra dolu nedeniyle meydana gelen bu hasardan davacı zararının 111 ada 80 nolu parselde 42.562,50 TL olduğu, yine sigorta poliçesindeki özel şartlara göre davalının meydana gelen bu zarardan sorumlu olacağı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 42.562,50 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava, dolu rizikosu nedeniyle oluşan tarımsal ürün hasar bedelinin davalı sigortacı kurumdan tahsili istemine ilişkindir.
Dosya kapsamı itibariyle, davacıya ait kayısı bahçesinde dolu yağışı sebebi ile hasar oluştuğu, mahkemece hasarın büyüklüğünün ve miktarının tespiti amacı ile bilirkişi incelemesine gidildiği, alınan ilk bilirkişi raporunun konusunda uzman ziraat mühendisi öğretim üyeleri tarafından düzenlendiği, rapora itiraz üzerine mahkemece hukukçu bilirkişiden rapor alınmak suretiyle uyuşmazlığın çözümünün amaçlandığı, bu kapsamda hukukçu bilirkişi tarafından düzenlenen ve arazideki kayısı verimi, fire oranı ve ürün fiyatı gibi konularda değerlendirmeler içeren rapora dayalı olarak sonuca gidildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, ilk raporu düzenleyen bilirkişilerden ek rapor alınmak ya da yine konusunda uzman ziraat mühendislerinin de aralarında bulunduğu bir başka heyetten rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, konusunda uzman olmayan bilirkişi tarafından düzenlenen rapor kapsamında hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 19/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.