Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/12705 E. 2014/20176 K. 22.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12705
KARAR NO : 2014/20176
KARAR TARİHİ : 22.12.2014

MAHKEMESİ : KOCAELİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/12/2013
NUMARASI : 2013/31-2013/363

Taraflar arasında görülen davada Kocaeli Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 27/12/2013 tarih ve 2013/31-2013/363 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirket ortağı olduğunu, davalı şirketin 15.11.2012 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında alınan sermaye artırım kararının yasaya, şirket esas sözleşmesine ve objektif iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu ileri sürerek, anılan genel kurul kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, iptali istenen genel kurul toplantısı yapılmış ise de, ticaret siciline tescil edilmiş bir genel kurul kararı bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, ticaret sicilden gelen kayıtların incelenmesinde iptali istenilen 15.11.2012 tarihli genel kurulun tescil edilmediği, TTK’nın 455 ve 456 . maddeleri uyarınca sermaye arttırımına ilişkin kararın karar tarihinden itibaren 3 ay içerisinde tescil edilmesi gerektiği aksi takdirde kararın geçersiz hale geleceği, dava tarihi ve 22/04/2013 tarihi itibariyle tescil edilmediği ve bu şekilde kararın geçersiz hale geldiği, iptali istenilen genel kurul toplantısında sermaye arttırımı dışında başkaca bir karar da alınmadığı, davacının bu nedenle zaten geçersiz hale gelen genel kurul kararının iptalini istemekte hukuki yararının bulunmadığı, HMK’nın 115/2. maddesi gereğince hukuki yararın sonradan giderilemeyecek dava şartlarından olduğu gerekçesiyle, davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, anonim şirket genel kurul kararının iptali istemine ilişkindir.
Somut uyuşmazlıkta, davanın açıldığı tarih itibariyle davacının genel kurul kararının iptali davası açmakta hukuki yararı bulunmakta olup, yargılama sırasında genel kurul kararı geçersiz hale geldiğinden dava konusuz kalmıştır. Davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın reddi doğru değildir.
Davanın konusuz kalması halinde, mahkemece yargılamaya devam edilerek, davalının dava açılmasına haksız olarak sebebiyet verip vermediği, dava açıldığı tarihte hangi tarafın haksız olduğu tespit edilip, mahkemenin o tarafı vekalet ücretine mahkum etmesi gerekir.
O halde, dava konusuz kalmış olmakla, mahkemece yukarıda açıklanan esaslar çerçevesinde yargılamaya devam edilerek, sonucuna göre vekalet ücreti bakımından bir hüküm kurulması gerekirken, eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 22/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.