Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/12517 E. 2014/20057 K. 18.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12517
KARAR NO : 2014/20057
KARAR TARİHİ : 18.12.2014

MAHKEMESİ : GAZİOSMANPAŞA 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 31/01/2014
NUMARASI : 2008/60-2014/11

Taraflar arasında görülen davada Gaziosmanpaşa 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 31/01/2014 tarih ve 2008/60-2014/11 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirket nezdinde nakliyat rizikolarına karşı sigortalı Hazır Link Meyve Suları ve Ülker marka muhtelif gıda ürünleri emtiasının davalı tarafından.. LGU .. plakalı araç ile 26/02/2007 tarihinde nakliyesi esnasında çalındığını, sigortalı emtianın alıcısına eksik teslim edilmesi nedeniyle sigortalısına 30.185,73 YTL tazminat ödeyen müvekkili şirketin sigortalısının haklarına halef olduğunu ileri sürerek, 30.185,73 YTL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı davaya cevap verememiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına, toplanan delillere ve düzenlenen bilirkişi kök-ek raporlarına göre, davanın kısmen kabulü ile 26.310,15 TL’nin ödeme tarihli olan 5/03/2007 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, nakliyat emtia sigorta poliçesinden doğan sigorta rücu istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekili temyiz dilekçesinde, müvekkilinin kimliğini kaybetmiş olduğunu, kimliğin 3. kişilerce kullanılmak suretiyle araç ruhsatı çıkartılarak, işyeri açılmış olduğunu ve bu şekilde müvekkilinin kimliği ile suç işlenmiş bulunduğunu, ayrıca müvekkili hakkında suç duyuruları yapıldığı ve sonucunda dava konusu olayla müvekkilin ilgisinin bulunmadığının ispatlanmış olduğunu, davalının sahte araç tescil kaydı ve kaza nedeniyle ilgisi bulunmayıp bu dosyada kendisine usulüne uygun tebligat yapılmadığından savunma yapamadığını savunmuştur. Mahkemece davalı tarafın bu savunması değerlendirilip, davalıya çıkarılan dava dilekçesi içeren tebligatın geçerli olup olmadığı araştırılarak geçersiz ise taraf teşkili usulüne uygun tamamlandıktan sonra işin esasına girilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, kararın davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 18.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.