YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12182
KARAR NO : 2014/20306
KARAR TARİHİ : 23.12.2014
MAHKEMESİ : İSTANBUL(KAPATILAN) 41. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/12/2013
NUMARASI : 2011/49-2013/292
Taraflar arasında görülen davada İstanbul(Kapatılan) 41. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 24/12/2013 tarih ve 2011/49-2013/292 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili; müvekkillerinin B..T… Otobüs İşletmesi Tic. Ltd. Şti ‘nin %25 hissesinin sahibi olduğunu, davalıların aynı şirketin %75 hisselerine sahip ve halen müdür sıfatına haiz diğer ortaklar olduğunu, 2009 yılı ortaklar kurulunun yapılması isteğine haiz davanın İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2010/746 E sayı ile derdest olduğunu, davalıların İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2010/746 E sayılı dosyasındaki davaya verdikleri cevapta 2009 ve 2010 yılı ortaklar kurulu toplantılarını yapmış oldukları şeklinde cevap verdiklerini ancak buna ilişkin tutanağı dosyaya sunmadıklarını, 2009 ve 2010 yılına ilişkin toplantının yapılmış olduğunu iddia eden davalıların, zamanın geçmesini bekleyerek gayri yasal yapılmış işlemlere hayatiyet vermeye çalıştıklarını, davalıların taraflarına 25.01.2011gün 2008 yevmiye sayılı 28.01.2011 tebliğ tarihli ihtarname ile 05.02.2011 tarihinde 2009/2010 yıllarına ait bilânço ve gelir tablolarının görüşülmesi amacı ile çağrı yapıldığını, talep ettikleri halde şirketim dfter ve kayıtlarının taraflarınca incelenmesi imkanı sunulmadığını, 05.02.2011 tarihinde toplantıya gidildiğini, hiçbir surette toplantı yapılmadığını, buna ilişkin bir tutanak taraflarınca tanzim edilmişse de davalıların buna imzadan imtina ettiklerini, 2009 ve 2010 yılı ortaklar kurulu toplantısının hiç yapılmamış karar alınmamış olduğunu ileri sürerek netice itibariyle 2009 ve 2010 yılına ilişkin ortaklar kurulunun yapılmadığının tespiti ile yapıldığına ilişkin bir belge ibrazı halinde yasaya aykırı olarak bu uğurda yapılmış tüm işlem ve kararların iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili; 2009 ve 2010 yılı ortaklar kurulu toplantılarının yapıldığını, 2009 yılı ortaklar kurulu toplantısının 22.06.2009 günü saat 09.00’da yapıldığınıu, toplantıdan haberdar olmaların arağmen davacıların toplantıya katılmadığını, ancak davacıların yeniden
. talep etmiş olduğu ortaklar kurulu toplantısının da 05.01.2010de yapıldığını, yeniden 2009 yılı ortaklar kurulu toplantısının yapılacağı hususunun da davacılara bildirildiği ancak toplantıya katılmadıkları, ayrıca bunun dışında 2010 yılı ortaklar kurulu toplantısının ise 05.02.2011 tarihinde yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalı şirketin 2009 ve 2010 yılında yapılan ortaklar kurulu toplantısı ve ortaklar kurulu kararlarının 2009 ve 2010 yılları bilanço kar zarar hesabına ilişkin olmadığı, davacı vekiline iptali istediği ortaklar kurulu kararını bildirmesi için süre verildiğini, 07/10/2013 tarihli dilekçede davacılar vekilinin 2009 ve 2010 yılına ait ortaklar kurulunun yapılmadığının tespitini talep ettiklerini bildirdiği, yani kesin sürede iptalini talep ettiği ortaklar kurulu kararını bildirmediği, celb edilen İstanbul 43. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/167 E 2012/101 K sayılı dosyasında davalı şirketin 2009 yılı ortaklar kurulu toplantısının yapılmak için yetki verilmesini talep ettiği, davalı şirketin sunduğu cevap dilekçesinde 2009 ve 2010 yılı ortaklar kurulu toplantısının yapıldığını savunması üzerine davacının 2009 ve 2010 yılı ortaklar kurulu toplantısının yapılmadığının tespiti için iş bu davayı açtığı, İstanbul 43. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/167 E sayılı dosyasında davanın reddedildiği ve kararın Yargıtay tarafından onandığı, davacının iş bu davayı İstanbul 43. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/167 E. sayılı dosyası derdest iken açtığı, davacının iş bu davada 2009 ve 2010 yılı ortaklar kurulu toplantısının yapılmadığının tespiti talebinde hukuki yararın bulunmadığı ve terditli açılan davada davacının kesin sürede iptalini talep ettiği ortaklar kurulu kararını bildirmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, 2009 ve 2010 yılı ortaklar kurulu toplantısının yapılmadığının tespitine ilişkin davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Ancak, davacı aynı zamanda ortaklar kurulu toplantısının yapılmış olduğuna dair tutanak sunulduğu taktirde ortaklar kurulunda alınan kararların iptalini de talep etmiş olup, 2009 ve 2010 yılı ortaklar kurul toplantısının 05/02/2011 tarihinde yapıldığı tespit edilmiştir. Davacılar, 2009-2010 yıllarına ilişkin ticari faaliyetler ile gelir, gider, kar, zarar ve bilançonun durumunun görülmemiş olması nedeniyle 05/02/2011 tarihli toplantıda alınan kararların 6102 TTK’nın 445. maddesi gereğince iptalini talep ettiklerine göre, mahkemece iptal sebepleri incelenmeksizin davacının bu talebinin de hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1)nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 23/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.