Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/12004 E. 2014/20062 K. 18.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12004
KARAR NO : 2014/20062
KARAR TARİHİ : 18.12.2014

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 20/02/2014 tarih ve 2009/137-2014/83 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi asıl davada davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili asıl davada, taraflar arasında 2004 yılından beri taşıma sözleşmesi mevcutken, davalının … ve… plakalı araçlarla … Bölgesi’nde yürüttüğü çalışmasını mevcut sözleşmeye aykırı olarak ani bir kararla ve önceden haber vermeksizin 30/11/2008 tarihinde sonlandırdığını ileri sürerek, 5.000,00 USD tutarında cezai şartın faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, rekabet etme yasağının ihlali nedeniyle sözleşmeye göre son 1 yıllık hak edişi tutarındaki cezai şarttan kaynaklı olarak şimdilik 5.000,00 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslahla talebini 62.837,00 TL’ye yükseltmiş; birleşen davanın reddini istemiştir.
Davalı vekili birleşen davada, müvekkilinin yapmış olduğu iş karşılığında düzenlenen toplam 11.753,47 TL değerindeki fatura bedellerinin davacı şirket tarafından ödenmediğini, bu sebeple davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını ileri sürerek, davalının icra takibine vaki itirazının iptalini talep ve dava etmiş; asıl davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına, toplanan delillere ve düzenlenen bilirkişi kök-ek raporlarına göre, asıl dava yönünden, davalının bu düzenlemeye aykırı olarak davacıya bir bildirimde bulunmaksızın sözleşmeyi feshetmesi haksız olduğundan ve davacı ile aynı sektörde faaliyet gösteren başka bir firma ile benzer nitelikte bir sözleşme yapmasından dolayı davacının cezai şart isteminin yerinde olduğu; birleşen dava yönünden, 06 AH 7534 sayılı araçla ilgili sözleşmedeki imzanın davalıya ait olmadığı saptandığından ve bu nedenle delil sözleşmesine yönelik hükümleri davalıyı bağlamayacağından, davalı-birleşen davacı tarafından düzenlenen toplam 11.068,03 TL bedelli 6 adet faturanın defterlerinde ve işverenin defterleri ile ilgili zayi kararı nedeniyle incelemeye esas alınan cari hesap ekstrelerinde kaydı mevcut olmakla, davalı-birleşen davacı kayıtlarındaki cari hesaba mahsuben yapılan tahsilatlara göre, davacı-birleşen davalının … plakalı araçla ilgili bakiye borcunun 4.672,85 TL, … plakalı araçla ilgili bakiye borcunun 5.300,68 TL olduğu gerekçesiyle, asıl davada; davanın kabulü ile, 5.000,00 USD’nin dava tarihinden itibaren devlet bankalarında bir yıllık dolar mevduatına uygulanan en yüksek faiz oranı ile 62.837,00 TL’nin … 7 İcra Müdürlüğü’nün 2009/2931 sayılı takip dosyasında asıl alacak 9.973,53 TL’ye ilişkin itirazının iptaline, asıl alacak 9.973,53 TL’ye icra takip tarihi olan 23/02/2009 tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, takibin bu koşullarla devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, kabul edilen 9.973,53 TL üzerinden % 40 oranında icra inkar tazminat tutarı olan 3.989,41 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davacının icra takibinde kötü niyetli olduğu saptanamadığından davalının kötü niyet tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
Kararı, asıl davada davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, asıl davada davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, asıl davada davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 535,00 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 18/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.