Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/11936 E. 2015/8487 K. 18.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/11936
KARAR NO : 2015/8487
KARAR TARİHİ : 18.06.2015

MAHKEMESİ : RİZE 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/10/2013
NUMARASI : 2013/110-2013/96

Taraflar arasında görülen davada Rize 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 01.10.2013 tarih ve 2013/110-2013/96 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 16.06.2015 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı asil A.. T.. ile davalı vekili Av. E. Y. dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankanın muhatap olduğu, keşidecisi dava dışı M. K. Orman Ürünleri A.Ş. olan 30/08/2005 tarihli, Türkiye İ. Bankası G./S. Şubesi’nin çekini aldığını, bu çeki alır almaz 22/06/2005 tarihinde muhatap davalı R.. B..’na gittiğini, mevcut kredi kartı borcu olan 2.100,00 TL’nin karşılığı olarak 1453 no ile tahsile bıraktığını, karşılığında alındı belgesi aldığını, işbu çekin muhatap bankanın yedinde ödeme tarihi olan 30/08/2005 tarihine kadar kaldığını, müvekkilinin 31/08/2005 tarihinde çekin akıbetini öğrenmek için bankaya gittiğini, banka görevlilerinin çekin karşılığının olmadığını beyan ettiklerini, çekin arkasına “sahtedir” şeklinde şerh düşülerek müvekkiline çeki iade ettiklerini, müvekkilinin daha sonra keşideci ve cirantalar hakkında sahte çek vermek suçundan suç duyurusunda bulunduğunu, yapılan araştırma sonucunda işbu çekin gerçek olduğu, S. G. Şubesi’nde başkaca çekin olmadığı, çekin R. Şubesi’ne ibraz edilen çek olduğunun ortaya çıktığını, davalının gerçek olan çeki provizyonu olduğu halde sahte olarak niteleyip ödemediğini, sahte çek fotokopisine itibar edip gerçek çek gibi işlem yaptığını ileri sürerek çek bedeli dahil zarar kalemlerinin oluştuğunu ileri sürerek, şimdilik 20.000 TL’nin tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilince dava konusu çekin sahte-tahrif edilmiş olduğu kuşkusuyla işlem yapılmadığını savunarak, davanın usul ve esas yönünden reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre, davaya konu edilen ve davalı bankanın G. Şubesi’ne ait S. 30.08.2005 keşide tarihli, 11.000,00 TL’lik çekin sahte olduğunun anlaşılması karşısında, davalı bankaya sahte bir çek karşılığında ödeme yapmamasında herhangi bir kusur atfedilemeyeceği, davaya konu çekin keşidecisi ve cirantaları hakkında açılan davalardan aleyhlerine bir sonuç doğmadığı, bankanın sahte olduğu adli tıp raporu ve mahkeme kararı ile sabit olan bir çekin ödenmemesinden sorumlu olamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 18.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.