Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/11775 E. 2014/19184 K. 08.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/11775
KARAR NO : 2014/19184
KARAR TARİHİ : 08.12.2014

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 22/04/2014 tarih ve 2011/134-2014/105 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı şirket temsilcisi tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin hissedarı ve 28.07.2010 tarihine kadar yönetim kurulu üyesi olduğunu, ancak müvekkilinin hissesinin sahte imza ile devir edilmiş gibi gösterilerek ortaklığının sona erdirildiğini, müvekkilinin 31.08.2010 tarihli toplantıya hissesinin olmadığı gerekçesiyle girmesinin engellendiğini, yine 18.09.2010 tarihli olağanüstü genel kurulda sahte hisselerle karar alındığını, yapılan toplantıların usulsüz olduğunu ileri sürerek, hisse devrinin geçersizliğini ve müvekkilinin ortaklığının tespitini, genel kurulun ve alınan kararların iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı …, 23.07.2010 tarihli Hisse Devir Sözleşmesi altındaki imzanın kendisine ait olmadığını, davayı kabul ettiğini beyan etmiştir.
Davalı şirket yetkilileri, davayı kabul ettiklerini beyan etmişlerdir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, her ne kadar davaya konu hisse devir sözleşmesi aslı üzerinde sahtecilik konusunda bir inceleme yaptırılamamış ise de; davalı asil …’in hisse devir sözleşmesindeki imzayı kabul etmeyerek açılan davayı kabul ettiği, aynı şekilde davalı şirket yetkilileri tarafından davanın kabul edildiği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı şirket temsilcisi temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı şirket temsilcisinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı şirket temsilcisinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 08/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.