Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/11584 E. 2014/20351 K. 24.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/11584
KARAR NO : 2014/20351
KARAR TARİHİ : 24.12.2014

MAHKEMESİ : MALATYA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/10/2013
NUMARASI : 2009/479-2013/412

Taraflar arasında görülen davada Malatya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 22.10.2013 tarih ve 2009/479-2013/412 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi asıl ve birleşen davada davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalılardan Ş.. Ş..’in dava dışı .. Tekstil İnşaat Makine Deri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin kurucu ortakları olduklarını, müvekkilinin hissesini diğer davalılara devrederek ortaklıktan ayrıldığını ancak kamu borcu olması sebebiyle işyerinin SGK borçlarının müvekkili aleyhine başlatılan takiplerle tahsil edilmek istendiğini, bir sebeple SGK’ya 22.571,26 TL ödeme taahhüdü altına girdiğini ve 8.000,00 TL’nin dava tarihine kadar ödendiğini ileri sürerek şimdilik 8.000,00 TL’nin müvekkilinin SGK Bursa İl Müdürlüğüne ödemede bulunduğu tarihten itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, birleşen dava ile daha sonra ödemeye devam ettiği toplam 11.904,00 TL’nin de aynı gerekçelerle davalılardan tahsilini istemiştir.
Davalılar vekili, müvekkillerinin borçtan sorumlu bulunmadığını, zamanaşımı süresinin dolduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı uyarınca dava konusu kamu borcunun devir tarihinden sonraki döneme ait olduğu, davacının şirket ortaklarına rücu hakkı bulunduğu, davacının ihtarına rağmen hisse devrinin Ticaret Siciline zamanında kaydettirilmediği, davalıların bu yolla kanuni yükümlüklerinden kurtulmasının mümkün olmayacağı gerekçesiyle 3.352,24 TL’nin 100,00 TL’sinin 04/06/2008 tarihinden itibaren, 777,39 TL’sinin 30/01/2009 tarihinden itibaren, 2.474,85 TL’nin 13/10/2009 tarihinden itibaren
işleyecek yasal faizi ile birlikte 1.676,12 TL’nin davalı Ş.. Ş..’ten, 1.005,67 TL’nin davalı R.. Ş..’ten, 670,45 TL’nin davalı K.. Ş..’ten alınarak davacıya verilmesine, 11.574,75 TL’nin birleşen dava tarihi olan 18/02/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 5.787,38 TL’nin davalı Ş.. Ş..’ten, 3.472,42 TL’nin davalı R.. Ş..’ten, 2.314,95 TL’nin davalı K.. Ş..’ten alınarak davacıya verilmesine, fazla istemlerin reddine karar verilmiştir.
Kararı, esas ve birleşen davada davalılar vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davalı Ş.. Ş..’e karşı açılan davanın BK 126/4 maddesi ve diğer davanın da BK 125. maddesi uyarınca 5 ve 10 yıllık zamanaşımına tabi olup her iki dava tarihi itibariyle de zamanaşımı süresinin dolmamış bulunmasına göre asıl ve birleşen dosyada davalılar vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Dava ve birleşen dava, alacak talebine ilişkindir. Mahkemece, asıl ve birleşen davada kısmen kabul ve kısmen red kararı verilmiştir. Karar başlığında davalılar vekili isminin yazılmaması ve bu suretle birleşen davada reddedilen miktar üzerinden davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru olmamış davalılar vekilinin buna ilişen temyiz itirazının kabulü ile hükmün davalılar yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalılar yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 24.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.