Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/11570 E. 2014/17907 K. 19.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/11570
KARAR NO : 2014/17907
KARAR TARİHİ : 19.11.2014

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 29/04/2014 tarih ve 2013/269-2014/110 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı ve fer’i müdahilleri vekilleri tarafından ayrı ayrı istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının, davalı Banka’ya devrinden önce, … A.Ş.’nin… Şubesi’ne 29/09/1999 tarihinde 2.284,00 TL’yi vadeli yatırıdığını, anılan mevduatın davacının iradesi sakatlanarak imzatılan havale talimatı uyarınca yurt dışında mukim off- shore bankasına havale edilmiş gib gösterildiğini, sonradan bu poaranın off shore hesabına gönderilmeyip banak yöneticlerinin sahip olduğu şirketlere ve hayali şirketlere kredi vermek suretiyle tüketildiğinin öğrenildiğini, banka yöneticilerinin bu nedenle yargılandıkları ceza davasında mahkumiyetlerine karar verildiğini ileri sürerek 2.284,00 TL’nin vade sonuna olan 03.11.1999 tarihine kadar akdi faiziyle, vade sonundan da akdi faziden az olmamak üzere avans faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ve feri müdahiller vekilleri ayrı ayrı davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının, davalı … A.Ş. ‘nin Denizli Şubesi’ne 29.09.1999 tarihinde 2.284,00 TL’yi vadeli olarak yatırdığı, daha sonra bu paraların … Bank Ltd. Şti.hesabına aktarılmış gibi gösterildiği, …. Ağır Ceza Mahkemesince verilen ve kesinleşen karara göre, … A.Ş.’nin bir kısım yöneticilerinin … A.Ş. aracılığıyla Off Shore hesabı açtıran kişileri bankayı vasıta kılmak suretiyle dolandırdıkları ve bu suretle topladıkları paraları….Holding A.Ş. bünyesindeki şirketlere ucuz kredi olarak aktardıkları, Off Shore Bankasının paravan bir şirket olarak kurdurulduğunun anlaşıldığı, bu şekilde … A.Ş.’nin söz konusu yöneticileri tarafından davacı ve onun durumundaki diğer Off Shore hesabı açtıranların iradelerinin fesada uğratıldığının açıkça ortaya konulduğu, bir güven kurumu olan bankaya inanarak parasını yatıran davacının yatırdığı parayı talep hakkının bulunduğudavanın kabulü ile 2.284,00 TL’nin avans faiziyle birlikte davalı bankadan tahsiline karar verilmiştir.

Kararı, davalı ve fer’i müdahilleri vekilleri ayrı ayrı temyiz etmiştir.
1-Mahkemenin gerekçeli kararı feri müdahil … vekiline 15.05.2014 günü tebliğ edilmiş ve hüküm HUMK’nın 432. maddesinde yazılı süre geçirildikten sonra 01.09.2014 günü anılan feri müdahil vekili tarafından temyiz edilmiştir. Aynı Yasa’nın 432/4. maddesine göre süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay da bu konuda karar verebileceğinden, feri müdahil … vekilinin temyiz isteminin süre yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Davalı Banka ve feri müdahil TMSF vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davalı bankanın sorumluluğunun BK’nın 41, 55 ve TTK’nın 336’ncı maddelerinden kaynaklanmasına, davacının zararının parasını Off-Shore bankasından tahsil etme olanağının kalmadığının anlaşıldığı andan itibaren doğması nedeniyle zamanaşımı süresinin bu tarihten itibaren başlayacak bulunmasına göre, davalı Banka ve feri müdahil TMSF vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
3- Ancak, davalı Banka 5411 sayılı Kanunun 140. maddesi uyarınca harçtan muaf olmasına ve mahkemece de bu gerekçeyle davalı Banka’nın harç alınmasına yer olmadığına karar verilmesine rağmen davacı tarafından yatırılan başvuru harcının davalı Banka’dan tahsiline karar verilmesi doğru olmamış kararın bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiş ise de, yapılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HUMK’nın 438/7. madde hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle feri müdahil … vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekili ve fer’i müdahil vekillerinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekili ve fer’i müdahil vekillerinin temyiz itirazının kabulü ile hüküm fıkrasının 3. paragrafının hüküm fıkrasında çıkarılarak yerine “Davacı tarafından yatırılan davetiye, müzekkere, bilirkişi ücreti ve talimat posta gideri olmak üzere toplam 563,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine” ibarelerinin eklenmesine hükmün DÜZELTİLMİŞ BU HALİYLE ONANMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz eden davalı ve fer’i müdahile iadesine, 19.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

24.12.2014-M/U