YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/11507
KARAR NO : 2014/18227
KARAR TARİHİ : 24.11.2014
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 17/04/2014 tarih ve 2013/241-2014/255 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, kozmetik sektöründe faaliyet gösteren müvekkilinin, ithal ettiği saç açıcı toz ürününü kendine özgü ambalaj ile 500 gr. paketlerle piyasada sattığını, davalının müvekkilinin bu ürününü kopyalanarak sanki müvekkili üretmiş gibi aynı kutuya koyarak içi farklı şekilde piyasada sattığını, davalının ürünün sahtesini yaparak veya sahte olduğunu bile bile alıp rafına koyarak haksız kazanç elde ettiğini, bunun da haksız rekabet olduğunu, bu şekilde müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek haksız rekabetin tespiti ile men’ine, davalının sahte ürünü kullanmamasına, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000 TL maddi, 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan yasal faizi ile birlikte tahsiline kara verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalının sattığı ürünlerde davacının kullandığı dış ambalajların aynısını, ambalajın üzerinde davacının tescil edilmeyen “elemente” markasını ve “…” ticari ünvanını birebir kullanmasının 6762 sayılı TTK’nın 57. maddesinin 5. bendine göre haksız rekabet teşkil ettiği, ayrıca davalının sattığı ürünün davacının ürünü gibi göstermesine rağmen içeriğinin davacının ürün içeriğinden farklı olmasının da 57/1 – 1 bendine göre haksız rekabet olduğu, davacının maddi zararının bilirkişi raporu ile belirlendiği, şahsiyet hakkı haksız rekabet nedeniyle hukuka aykırı şekilde tecavüze uğrayan davacının manevi zararlara karşılık manevi tazminat namıyla bir miktar para ödenmesini de BK’nın 49. maddesine göre isteyebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davalının davacının ürettiği ürünün sahtesini satmak suretiyle haksız rekabetin tespitine, tespit edilen bu haksız rekabetinin men’ine, 5.000 TL maddi, 5.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, manevi tazminata yönelik fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 508,00 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 24.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.