Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/109 E. 2014/7286 K. 14.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/109
KARAR NO : 2014/7286
KARAR TARİHİ : 14.04.2014

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 25/09/2013 tarih ve 2013/146-2013/234 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı Banka vekili, borcu üstlenen TMSF vekili ve fer’i müdahil… İplik Tekstil San. ve Tic. A.Ş. vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin …A.Ş.’nin Isparta Şubesi’nde 125.967 DEM tutarlı mevduatının olduğunu, bankanın yönetimine BDDK tarafından el konulmasının ardından … A.Ş. ile birleşmesi ve İNG Bank’a satılması sonrasında söz konusu mevduatını off shore hesabında olduğu gerekçesiyle tahsil edemediğini, müvekkilinin mevduatının off shore hesabına yöneltilmesinde bankanın sorumluluğunun olduğunu, paranın tahsilinin mümkün olmadığını, bankanın sebepsiz zenginleştiğini, banka kurucularının kanuna karşı hile ile bankaya olan güveni kötüye kullandıklarını ileri sürerek 125.967 DEM olan alacaklarının 64.405,90 Euro olarak tahsiline, vade sonuna kadar akdi faiz ve sonrasında fiili ödeme tarihine kadar 3095 sayılı Yasa’nın 2. maddesi gereğince temerrüt faizi uygulanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Banka ve feri müdahil (borcu üstlenen) TMSF vekili, davalı Banka ile Efektif Bank Off Shore Ltd’in farklı tüzel kişilikler olduğunu, sebepsiz zenginleşme, haksız fiil ve hile iddiaları için davanın zamanaşımına uğradığını, davacının fazla faiz getirisi olan kıyı bankacılığını tercih ettiğini, bilgisi dışında işlem yapılmadığını, hesabın açılmasından sonra herhangi bir itirazın bulunmadığını, bankanın sorumlu olamayacağını savunarak, davanın reddini istemişlerdir.
Fer’i müdahil…A.Ş. vekili davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davalının off-shore bankacılığını kendi bünyesinde gibi göstererek mudiyi yanıltığı, mevduat toplama gayreti ile hareket edildiği, banka yöneticilerinin sorumluluğuna dair ceza kararlarının kesinleştiği, dava konusu bedelin fiilen Kıbrıs’a aktarılmayıp … A.Ş’nin hakim ortaklarına ait bir grup şirkete kredi olarak kullandırıldığı, güven kurumu olarak faaliyet gösteren Banka’nın sorumlu olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile 64.405,90 Euro’nun davalı Banka(üstlenen sıfatı ile TMSF)’dan tahsiline, bu bedele 13.05.1999 tarihinden 13.05.2000 vade sonuna kadar % 19,5 oranından az olmamak üzere akdi temerrüt faizi uygulamasına, 13.05.2000 tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa’nın 4/a maddesi hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
Kararı davalı banka vekili, borcu üstlenen TMSF vekili ve fer’i müdahil… A.Ş. vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ve feri müdahil (borcu üstlenen) vekilinin aşağıdaki bent dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Ancak taraflar arasında akdi ilişki olmaması nedeniyle mahkemece hüküm altına alınan miktarın hesaba yatırıldığı tarihten itibaren avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile 13/05/1999 ile 13/05/2000 tarihleri arası için off shore hesap cüzdanında belirtilen faiz oranının uygulanmasına karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu yönden bozulması gerekmiş ise de, anılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle feri müdahil vekili ile davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, mahkeme kararının hüküm bölümünün 1. fıkrasından “13/05/2000 vade sonuna kadar %19,5 oranından az olmamak üzere akdi temerrüt faizi uygulanmasına, vade sonundan itibaren 3095 sayılı Yasa 4/a maddesi hükümlerinin uygulanmasına” ibaresinin çıkarılarak yerine, “3095 sayılı Yasa’nın 2/2. maddesi gereğince belirlenecek avans faizi uygulanmasına” ibaresinin eklenmesine kararın bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 14.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.