Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/10820 E. 2015/7530 K. 02.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10820
KARAR NO : 2015/7530
KARAR TARİHİ : 02.06.2015

MAHKEMESİ : YOZGAT 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/11/2013
NUMARASI : 2013/365-2013/876

Taraflar arasında görülen davada Yozgat 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 21/11/2013 tarih ve 2013/365-2013/876 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 02/06/2015 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalılar vekili Av. S.. Y.. dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalıların her istendiği an geri ödeneceği ve yatırılan paralar karşılığı yüksek faiz verileceği garantisiyle binlerce kişiden para topladıklarını, bu kapsamda müvekkilinden de hisse senedi devir ve kabul sözleşmesi başlıklı belge karşılığında para alındığını, ancak müvekkilince istenmesine rağmen alınan paranın geri ödenmediğini, davalıların eylemlerinin hukuki dayanağının bulunmadığını, TTK, Bankalar Kanunu ve SPK hükümlerinin ihlal edildiğini, anılan kanunlar uyarınca müvekkilinin şirket ortağı yapılmasının mümkün bulunmadığını, şirket yönetim kurulu üyelerinin yürütülen bu faaliyetler nedeniyle defalarca yargılandıklarını ve mahkum edildiklerini, yapılan bu yargılamalar neticesinde şirket defterlerinde bulunan kayıtların gerçeği yansıtmadığının tespit edildiğini, TTK’nın 336. maddesi uyarınca davalı D.. U..’ın da ortaya çıkan zarardan sorumlu olduğunu ileri sürerek, geçerli bir ortaklık ilişkisinin bulunmadığının tespitine, kurulan yatırım ilişkisinin hükümsüzlüğüne, 12.500 EURO karşılığı 22.500 TL alacağın faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda tüm dosya kapsamına göre, bozma ilamı doğrultusunda bilirkişiden rapor alınması için kesin süre verilmesine rağmen bilirkişi ücreti yatırılmadığı gibi dosyada delil olarak dayanılan ortaklık kayıtları, belgeler ve taraf beyanlarının ortaklık ilişkisinin geçerli olarak kurulmadığının tespitine elverişli bulunmadığı gerekçesiyle, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.100 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 02/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.