Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2014/1042 E. 2014/3632 K. 27.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1042
KARAR NO : 2014/3632
KARAR TARİHİ : 27.02.2014

MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 15/12/2010 gün ve 2010/127-2010/542 sayılı kararı onayan Daire’nin 08/10/2013 gün ve 2012/18917-2013/17886 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirketin 2008/35512 başvuru numarası ile “…” ibaresini 05. sınıfta yer alan emtia için marka olarak tescil başvurusunda bulunduğunu, müvekkilinin başvuruya yaptığı itirazın … … tarafından nihai olarak reddedildiğini, oysa “…” ibaresinin tescili halinde müvekkiline ait “…”, “…”, “…” ibareleri ile karışıklığa yol açacağını, markaların ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunu ileri sürerek, … …’nın 09.02.2010 tarih ve 2009-M-6153 sayılı kararın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece taraf markalarında yer alan “…” ibaresinin, markaların ilişkin olduğu ilaç sektöründe ayırt ediciliğinin oldukça zayıf olup, ilacın içeriğine ve işlevine işaret edip, ilaç ve tıp sektöründe yaygın olarak kullanıldığı, buna göre taraf markalarında ayırt edicilik niteliğinin ağırlıklı olarak “…”, “…”, “…” ibareleri üzerinde bulunmakta olduğu, markaların hitap ettiği kullanıcı kesiminin eğitim düzeyi, ilaç sektöründe geçerli olan, satım ve dağıtıma ilişkin sıkı hukuki düzenlemeler dikkate alındığında, taraf markaları arasında karıştırma tehlikesinin bulunmadığı, markalarda yer alan “…”, “…”, “…” ibarelerinin, markalara yeterli düzeyde görsel ve sessel ayırt edicilik sağladıkları gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 08.10.2013 tarihli kararı ile onanmıştır.
Davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nın 442. maddesi gereğince REDDİNE, alınmadığı anlaşılan 52,40 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK’nın 442/3. maddesi hükmü uyarınca, takdiren 228,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 27/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.