Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2013/7686 E. 2013/12362 K. 13.06.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7686
KARAR NO : 2013/12362
KARAR TARİHİ : 13.06.2013

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 19.02.2013 tarih ve 2013/10-2013/27 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi üçüncü kişi konumundaki … Sağlık Hizmetleri A.Ş. ve Medicalpark Sağlık Hizmetleri A.Ş. vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı… Sağlık Hiz. A.Ş’nin ortağı olduğunu, şirketin paylarının A ve B grubu imtiyazlı paylar şeklinde ayrıldığını, şirket ana sözleşmesinin 8. maddesine göre “Şirket tarafından alınacak kararların, yapılacak sözleşmelerin geçerli olabilmesi için A ve B grubu hissedarlara ait Yönetim Kurulu Üyelerinden birer yönetim kurulu üyesinin şirket unvanı altına konulmuş müşterek imzasını taşıması zorunluluğu” bulunduğunu, ancak şirketin… şubesine müdür ve müdür yardımcısı seçilmesine ilişkin yönetim kurulunca alınan 24/12/2012 tarihli 2013/1 sayılı kararın sadece A grubuna dahil yönetim kurulu üyelerince imzalandığını, kararda B grubunun imzası bulunmadığından kararın anasözleşme ve TTK’nın 390. ve 391. maddelerine aykırı olduğunu ileri sürerek, anılan yönetim kurulu kararının davalı …’nce tescil ve ilanına ilişkin 8/1/2013 günlü işleminin iptaline ve yönetim kurulunun 24/12/2012 tarihli 2013/1 sayılı kararının tescil ve ilan işleminin tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı temsilcisi, yasal hasım durumunda olduklarını ancak davanın … Sağlık Hiz. A.Ş’ye yöneltilmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Üçüncü kişi konumundaki … Sağlık Hizmetleri A.Ş. ve … Sağlık Hizmetleri A.Ş. vekilleri, tensiple verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını, davanın da esastan reddini istemişlerdir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı şirket yönetim kurulunun 24/12/2012 günlü 2013/1 sayılı kararının TTK’nın 359/2. maddesine aykırı olduğu, aynı Yasa’nın 390. maddesinde öngörüldüğü şekilde yönetim kurulu üye tam sayısının çoğunluğu ile alındığını kabul etmenin yasanın ruhuna uygun bulunmadığı, anılan kararda B grubu ortak imzasının olmamasının da anasözleşmenin 8. maddesine uygun düşmediği, TTK’nın 391/c maddesinde belirtildiği gibi pay sahiplerinin haklarını ihlal edici, kullanmalarını engelleyici nitelikte olduğu gerekçesiyle …’nün … Sağlık Hizmetleri A.Ş. Yönetim Kurulu’nun 24/12/2012 günlü 2013/1 sayılı kararının tescil ve ilanına ilişkin 08/01/2013 günlü işlemin iptaline, ihtiyati tedbirin karar kesinleşinceye kadar devamına karar verilmiştir.
Kararı, üçüncü kişi konumundaki … Sağlık Hizmetleri A.Ş. ve … Sağlık Hizmetleri A.Ş. vekilleri temyiz etmiştir.
Talep, ticaret sicil memurluğunun işleminin iptali istemine ilişkindir. Davacı MP Sağlık ve Ticaret A.Ş. vekili, müvekkilinin ortağı olduğu … Sağlık Hiz. A.Ş’nin 24/12/2012 tarihli 2013/1 sayılı yönetim kurulu kararının …’nce tescil ve ilanına ilişkin 08/01/2013 günlü işleminin iptalini ve tescil ve ilan işleminin tedbiren durdurulmasını talep etmiştir. Mahkemece tensiple birlikte anılan kararın tescil ve ilan işleminin tedbiren durdurulmasına karar verilmiştir. Ticaret siciline yapılacak tescilleri ve terkinleri talep etme hakkı 6762 sayılı TTK’nın 30. maddesine göre “ilgililere” aittir. 6102 sayılı TTK’nın 34. maddesinde de yine aynı yönde düzenlemeye yer verilmiştir. Bu ilgililerin kimler olacağı Ticaret Sicil Nizamnamesi’nin 31. maddesinde açıklanmıştır. Bu maddeye göre, tacirin hükmi şahıs olması halinde onun salahiyetli uzuvları veya selahiyetli temsilcileri ilgili kişi olarak kabul edilmektedir. Açılan herhangi bir davada veya itirazda, dava açan yahut itiraz eden kişinin bu davayı açmaya veya itiraza yetkisi olup olmadığı, yani aktif dava veya itiraz ehliyetinin bulunup bulunmadığı hususunun saptanması resen göz önünde tutulur. Yapılan açıklamalara göre, şirket ortağı ilgililer kavramına girmediğinden davacının aktif dava ehliyetinin olmadığı anlaşılmış bulunmakla bu husus nazara alınmadan yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davada üçüncü kişi konumundaki … Sağlık Hizmetleri A.Ş. ve Medicalpark Sağlık Hizmetleri A.Ş. vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın anılan şirketler yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz eden üçüncü kişi konumundaki … Sağlık Hizmetleri A.Ş. ve … Sağlık Hizmetleri A.Ş’ye iadesine, 13.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.