Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2013/7557 E. 2013/22497 K. 10.12.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7557
KARAR NO : 2013/22497
KARAR TARİHİ : 10.12.2013

Taraflar arasında görülen davada Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 20.02.2013 tarih ve 2012/352-2013/43 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı banka nezdinde 50.000,00 TL meblağlı vadeli hesabı bulunduğunu, bu hesaba dava dışı şirketin davalı bankadan almış olduğu teminat mektubu nedeniyle bloke konduğunu, teminat mektubundaki risk gerçekleşmeden teminat mektubu aslı davalı bankaya teslim edildiği halde davalı bankanın müvekkiline ait hesaptaki parayı ödemediğini ileri sürerek, 50.000,00 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, mevduat rehninin kapsamının teminat mektubundan kaynaklanan risk ile sınırlı olmayıp dava dışı şirketin tüm borçlarını kapsadığını, teminat mektubunun iade edilmesi ile ilgili bir ihtilafın mevcut olmadığını, davacının hesabında bulunan 50.000,00 TL’nin sözleşmede mevcut olan müvekkili bankanın takas ve mahsup etme hakkına dayanılarak dava dışı firmanın borçlarına mahsup edildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davalı bankanın, kaynağı rehinli mevduat hesabı olan davacıya ait mevduat üzerinde, rehin sözleşmesindeki miktar kadar takas ve mahsup hakkının her zaman bulunduğu ve olayda bu hakkın yerinde ve zamanında kullanılmış olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 10.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.